Türkiye'nin 5. Yüz Naklini olan Recep Sert Ameliyatı 50 lira için kaçırıyordu

Türkiye'nin 5. Yüz Naklini olan Recep Sert Ameliyatı 50 lira için kaçırıyordu

Tam herşey bitti derken başladı aslında recep sert'in hikayesi yüz nakli olacağı haberini izmir'de aldı ancak antalya'ya gidecek yol parası yoktu herşey başlamadan bitti derken hayatının tesadüfünü yaşadı genç adam recep'in imdadına hava alanında karşılaştığı nakil ameliyatına girecek olan profesör doktor murat akalan yetişti.

Mucize Anne Kalbi durdu doğum yaptıktan sonra Hayata döndü

Mucize Anne Kalbi durdu doğum yapınca Hayata döndü Amerika Mucize Anne ve bebeğini konuşuyor erica ingilizce öğretmeniydi sınıfta kalbi durdu genç kadın hemen hastaneye kaldırıldı ameliyata alındığında klinik olarak ölüydü doktorlar önce sezaryenle bebeği aldı daha sonra annenin kalbini çalıştırmayı başardılar.

Elini kıyma makinesine kaptıran genç kız makineyle birlikte hastaneye götürüldü

Bir anlık dikkatsizliğinin bedeli ağır oldu elini kıyma makinesine kaptıran genç kız hastaneye kıyma makinesiyle beraber getirildi 

niğde'de yaşayan 23 yaşındaki zeynep yılmaz evde kıyma çekiyordu bir anda çığlıklar yükseldi ailesi mutfağa girdiğinde kızlarının elini makineye kaptırdığını gördü hemen hastaneye elini çıkaramadığı makineyle birlikte götürülen genç kız hemen ameliyat edildi.

Türkiye'de ilk defa yapılan çapraz Karaciğer nakli ile bebekle dede kurtuldu

biri henüz 8 aylık bir bebek diğeri 70 yaşında kader onları aynı ameliyatta buluşturdu karaciğerde ilk kez çapraz nakil yapıldı birbirini hiç tanımayan bir bebekle dedenin hayatı kurtuldu çapraz böbrek nakillerinden sonra türkiye'de ilk kez çapraz karaciğer nakli yapıldı.

Özel Hastane'de alındı denilen Beyin Tümör'ü MR'da ortaya çıktı

ameliyat'a girdi beynindeki tümör'den kurtuldu sandı ağrıları geçmeyince başka bir doktora gitti şaşkına döndü iddiasına göre o tümöre dokunulmamıştı bile istanbul'da yaşayan avukat halil sütlü boyun ağrısı şikayeti ile üsküdar'da özel bir hastaneye gitti doktorlar mr istedi çıkan sonuçta beyninde 3,5 santimlik bir tümör tespit edildi.

Prostat Kanseri tedavisinde kullanılan yöntemler ereksiyon bozukluğu yapabiliyor

İngiltere merkezli kanserle mücadele örgütlerinden Macmillan Kanser Vakfı, İngiltere'de her yıl 40 bin kişiye prostat kanseri teşhisi konduğunu ve tedavi nedeniyle cinsel yaşamı sona eren 160 bin erkek bulunduğunu bildirdi.

Prostat kanseri tedavisinde kullanılan ameliyat, radyoterapi ve hormon tedavisi gibi yöntemler ereksiyon bozukluğuna neden olabiliyor.

Sinir tahribatına uğrayan bazı hastalarda bu sorunun kalıcı olduğunu, bazılarında cinselliğe karşı psikolojik bariyer oluşturulması nedeniyle sorun çıktığını, bazı durumlarda ise sorunun geçici olduğu ifade ediliyor.

Prostat kanseri hastalarının üçte ikisi ereksiyon sorunu yaşıyor.

Kanser Vakfı'ndan Profesör Jane Maher, bunun hastaları bekleyen büyük bir sorun olduğunu ifade ederek hastaların tedaviden önce bu konuda aydınlatılması gerektiğini vurguladı.

Vakfa bağlı çalışan psikolog Dr Daria Bonanno "Prostat kanseri olan birçok erkek ereksiyon bozukluğunu erkekliğin kaybedilmesi olarak görüyor ve yardım almaktan çekiniyor. Bu durum onların eşlerinden uzaklaşmasına ve durumun daha da kötüleşmesine neden olabiliyor" dedi.

Prostat kanseri uzmanı Profesör Malcolm Mason ise tıklayın yeni tedavi teknikleri ile yan etkileri asgariye indirecek yöntemler geliştirmek için araştırmaların devam ettiğini belirtti. bbc türkçe

sezaryen'la doğum yapan kadın 3 yıl karnında havluyla yaşadı

ameliyattaki unutkanlığın böylesi pes dedirtti sezaryenla doğum yapan kadının karnında havlu unutuldu

dayanılmaz ağrılar çeken kadının karnındaki havlu 3 yıl sonra yine ameliyatla çıkarıldı

amerikalı doktorlardan 36 saat süren en kapsamlı yüz ameliyatı

Kazayla vurulduktan sonra 15 yıl boyunca kendisini eve kapatan ve dışarı çok az, o da yalnızca maske takarak çıkan Richard Norris'e yüz nakli Maryland Üniversitesi'nde yapıldı.

Ameliyatı yapan doktorlar bunun dünyada şimdiye kadar yapılan en kapsamlı yüz nakli ameliyatı olduğunu söylüyorlar.

37 yaşındaki Richard Norris'in ameliyatının faturasını bu tür tekniklerin Irak ve Afganistan'da yaralanan askerler üzerinde kullanılabileceğini düşünen Amerikan donanması ödedi.

36 saat süren ameliyatı yapan doktorlar aslında bunun organlarını bağışlayan bir kişiden beş hastaya yapılan 72 saatlik bir büyük nakil operasyonunun parçası olduğunu söylüyorlar.

Norris, vurulduğunda dudaklarını ve burnunu kaybetmiş ve ağzının hareket kabiliyetini büyük ölçüde yitirmişti.

Ameliyatı gerçekleştiren baştabib Norris'in yeniden hayatına kavuşacağını söyledi.

Doktor Eduardo Rodriguez "Amacımız hem yüzdeki organların işlevlerini görmesini sağlamak hem de estetik olarak hoş bir görünüm elde etmek" diye konuştu.

Maryland Üniversitesi doktorları şimdi Richard Norris'in dişlerini fırçalamaya ve traş olmaya başladığını, koku alma duyusunun da geri gelmeye başladığını söylüyorlar.

Amerikan donanması, 200 kadar yaralı askere yüz nakli yapılabileceğini tahmin ediyor.

Dünyada ilk yüz nakli 2005 yılında Fransa'da köpeği tarafından yüzü parçalanan bir kadın üzerinde yapılmıştı.

İlk tam yüz nakli ise 2010 yılında İspanya'da yapılmıştı.

bbc türkçe 

türkiye de ilk yüz nakli gerçekleşen uğur acarın yeni yüzüyle ilk görüntüleri

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi’nde geçen 21 Ocak’ta Türkiye’nin ilk yüz nakli yapılan 19 yaşındaki Uğur Acar’ın ameliyattan 23 gün sonraki fotoğrafları basına dağıtıldı.

AÜ Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Uşak’ta tren çarpması sonucu beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 39 yaşındaki Ahmet Kaya’nın yüzün nakledildiği Uğur Acar’ın yeni fotoğraflarını ve görüntüsünü servis yaptı. Geçen 21 Ocak’ta yapılan ameliyatın üzerinden 23 gün geçtikten sonra dağıtılan fotoğraflarda Acar’ın yüzündeki ödemin inmiş olduğu görülüyor. Sakalları uzayan Uğur Acar’ın tıraş sırasında çekilen fotoğraflarında Acar’ın ayna ile ilk tanışması da görülüyor.

İLK TIRAŞI PROFESÖR ÖZKAN YAPTI

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. İsrafil Kurtcephe, AÜ Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Özkan, AÜ Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı Başkanı Yrd.Doç. Dr. Özlenen Özkan ve AÜ Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Geçici, nakil sonrası geçen 10 Şubat Cuma günü akşama doğru ilk sakal tıraşı yapılırken ve aynada yeni yüzünü görürken Uğur Acar’ı yalnız bırakmadı. Acar’ın ilk tıraşını operasyonun mimarı Prof. Dr. Ömer Özkan’ın köpük ve jiletle yaptığı belirtildi.

MİMİKLER İÇİN 6 AY

Uğur Acar’ın sağlık durumunun çok iyi olduğunu bildiren Prof. Dr. Ömer Özkan, şunları söyledi:

"Uğur ilk tıraşını oldu. Uğur gerek psikolojik, gerekse fiziksel anlamda çok güçlü bir genç. Onun azimli ve bu denli güçlü olması bizim de işlerimizi kolaylaştırıyor. Böyle bir hastaya sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Doku reddi olmasın diye ilaçlarımızı veriyoruz. Birinci aydan itibaren hızla ilaçları azaltacağız. Aslında şu andan itibaren doğal yaşamına devam edebilir. Tedbir amaçlı bir süre daha yakın kontrolde tutmak istiyoruz. Gülme, ağlama gibi mimik hareketlerini yapabilmesi için ise altı aya ihtiyacımız var. Hemen hemen bütün mimik hareketlerini kullanmasını bekliyoruz. Bu tabi Uğur’un iyileşme süreci ve alacağı fizik tedavi ile ilgili. Bu aynı zamanda ameliyat sırasında bağladığımız sinirlerin iyileşmesi ile de bağlantılı, biz çok ümitliyiz."

"UĞUR HARİKA GÖRÜNÜYOR"

Prof. Dr. Özkan ameliyatın birinci ayı dolunca Uğur Acar’ı basın mensuplarının karşısına çıkararak Türkiye’nin ilk nakil yüzünü kamuoyu ile tanıştıracaklarını söyledi. Prof.Dr. Özkan, "Her şey böyle güzel devam ederse 45’inci günde taburcu etmeyi düşünüyoruz" dedi.

Türkiye’nin ilk yüz nakilli hastasını odasında ziyaret ederek, yüzünü ilk gördüğü anın heyecanını paylaşan AÜ Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, "Uğur harika gözüküyor. Bizim hastanemizde kendisinin varlığı, bize de böyle bir başarıyı yakalama şansı verdi. Uğur 2012’de Türkiye’ye uğurlu geldi. İnşallah hem üniversitemizde, hem Türkiye’de, hem de Uğur’un kendi hayatında 2012 ve sonrası yıllar hep uğurlarla, güzelliklerle yol alır" diye konuştu.

PSİKOLOJİK DESTEK YOK

Uğur Acar’ın nakil öncesinde ve sonrasında son derece pozitif olduğunu belirten AÜ Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Geçici ise, "Kendisine psikiyatrik bir destek vermedik, hatta psikolojik bir destek de vermedik. Sadece psikiyatrik bir problem olmasın diye yanında olduk. Bundan sonra da öyle olacak. Uğur’un şu anda bir psikiyatrik problemi yok. Biz sadece yeni yüzüne alışması için Uğur’a destek vereceğiz" diye konuştu.

Uğur’un değişimini değerlendiren AÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç.Dr. Özlenen Özkan, "Artık onu farklı bir hayat bekliyor" diyerek yüz bağışında bulunan aileye de teşekkür etti. Prof. Dr. Özkan, operasyonun en önemli sonuçlarından birinin de organ ve uzuv bağışındaki artış olduğuna dikkat çekti.

TEDAVİLERİ SÜRÜYOR

Uşak’ta tren çarpması sonucu beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 6 çocuk babası 39 yaşındaki Ahmet Kaya’nın yüzü Türkiye’de ilk defa yapılan ameliyatla Uğur Acar’a kolları ve sağ bacağı ise 34 yaşındaki Atilla Kavdır’a geçen 21 Ocak’ta 9 saat süren ameliyatla nakledildi. Kılcal damarlar nedeniyle uyum sorunu yaşayan ve morarma görülen bacak ertesi gün ameliyatla alınırken, Acar’ın tedavisi normal serviste, Kavdır’ınki ise yoğun bakımda sürüyor.

ESPRİYLE HERKESİ GÜLDÜRDÜ

Türkiye’nin ilk yüz nakli olan Uğur Acar, sakal tıraşından sonra kendisini ziyaret eden AÜ Rektörü Prof.Dr. İsrafil Kurtcephe’nin, "Seni çok yakışıklı gördüm maşallah. Şimdi sen dünyanın en yakışıklı, en tanınan adamlarından birisin" sözleri üzerine, "Teşekkür ederim" diyerek karşılık verdi. Yüzünü görmek isteyip istemediği sorulan Acar, "Merak ediyorum" dedi. Prof. Dr. Ömer Geçici’nin "Çok yakışıklı görünüyorsun" sözleri üzerine Acar, şunları söyledi:

"Güzel olduğuna eminim. Görmediğim için bir şey diyemiyorum ama çok iyi olduğuna eminim. Benim için eski hayatım ve yeni hayatımda bir fark olmayacak. Sadece yüzüm değişti. Yeni hayatımda bir değişiklik olmayacağına eminim. Buradan bir şey söylemek istiyorum. Nakil için izin veren aileye çok teşekkür etmek istiyorum. Allah, razı olsun. Hastaneden ilk çıktığımda kendilerinin yanına gitmek, onlarla tanışmak istiyorum."

Acar, "Hastaneden taburcu edildikten sonra ilk ne yapacaksın?" sorusuna", "Şu anda düşüncem ilk önce annem ameliyat olacak, ona destek olmak istiyorum. Sonrasında nakili bağışlayan aile ile görüşeceğim. Hepsinin yanına gidip tokalaşacağım. Sonra köyüme gideceğim. Artık sokakta rahat rahat dolaşırım. Eskiden beni gördüklerinden tepki veriyorlardı. Ben aldırmıyordum. Nasıl olursam olayım bu hayatta yaşıyorum" diye konuştu.

ÖNCEK DOKTORLARA TEŞEKKÜR ETTİ

Aynaya baktıktan sonra ilk kez yeni yüzünü gören Uğur Acar, "Bütün Türk doktorlarına başarılar diliyorum. Bundan daha iyisi olamaz" diyerek baş parmağını kaldırıp ’Tamam’ işareti yaptı.

Prof.Dr. Ömer Özkan, sinirlerinin 6 ay sonra hareket edeceğini söyleyince Uğur Acar, "Biz sinirlenmeyiz zaten" diyerek yaptığı espri ile herkesi güldürdü.

Uğur Acar’ın kardeşi Ali Acar ise, "23 gündür başındaydım. Bağış yapan aileye teşekkür ediyorum. Bundan sonra ben de organlarımı bağışlayacağım. Kardeşime bakıyorum, benden de yakışıklı oldu. Bundan sonra çıktığımızda kardeşimle bir hamama gideceğiz. Sonra bir kahvaltı yapmak istiyorum. Ameliyata girdiği zaman konuşmuyordu, bana ne yapmak istediklerini yazıyordu" dedi.

’HER ŞEYİYLE AYNI AHMET’

Türkiye’nin ilk yüz nakli hastası Uğur Acar, yeni yüzüyle tanışırken verici Ahmet Kaya’nın Antalya’da yaşayan yengesi Fatma Kaya, "Her şeyiyle aynı Ahmet. Şu anda şoktayım, tüylerim diken oldu. Hiç bir şeyi tarif edemiyorum" dedi.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde 23 gün önce Türkiye’nin ilk yüz nakli ameliyatını olan mermer işçisi Uğur Acar, aynada ilk kez kendini görürken Acar’ın basına dağıtılan fotoğrafları verici Ahmet Kaya’nın yakınlarını şaşkına çevirdi. 39 yaşındaki Kaya’nın Antalya’da oturan yengesi Fatma Kaya, ilk kez fotoğrafları görünce gözyaşlarını tutamadı. Yenge Kaya’ın Acar’ın ameliyattan 23 gün sonra yayınlanan ilk fotoğraflara tepkisi, "Göz yapıları aynı Ahmet, tıpkı Ahmet" oldu.

Acar’ın Ahmet Kaya’ya ’bu kadar’ benzeyeceğini hiç tahmin etmediğini belirten yenge Fatma Kaya, "En çok kaş yapısı benziyor. Zaten şu anda tüylerim diken diken oldu. Gözler, burun, dudak tıpkı. Saç yapısı da benziyor. Ahmet de zayıftı, elmacık kemikleri tıpkı" diye konuştu.

Basına dağıtılan fotoğraflar arasında Acar’ın sakallı fotoğrafındaki bakışların Ahmet Kaya’yla bire bir olduğunu kaydeden Fatma Kaya, "Bakışı tıpkı. Ahmet’in de göz kapakları düşüktü, çukurdu. Olduğu gibi Ahmet" dedi. Fotoğraflara bakarken gözleri dolan ve ağlayan yenge Kaya, "Bu kadar benzerliği, vallahi, ameliyat olduktan sonra bekliyordum ama bu kadar olacağını tahmin etmiyordum. Şuna bak, sakallı hali tıpkı. Sakal bırakırdı onda da seyrek seyrek çıkardı. Şu hali yemin ederim Ahmet" diye konuştu.

Yüz nakli olan Uğur Acar’ın genel anlamdaki zayıflığının da Ahmet Kaya ile benzediğini kaydeden yenge Kaya, "Ahmet de sarışındı. Kayınvalidem ’Sarı Ahmet’im’ diye severdi. Herşeyiyle aynı Ahmet. Şu anda şoktayım, tüylerim diken oldu. Hiç bir şeyi tarif edemiyorum" dedi.

Ahmet Kaya’nın Antalya’da yaşayan 19 yaşındaki kızı Leyla Kahveci ise konuşmak istemedi. Sürecin duygusal olarak kendisini etkilediğini ve yıprattığını belirten Kahveci, "Henüz ne fotoğrafları, ne de Uğur Acar’ı gördüm. Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan’dan haber bekliyorum" dedi.

DHA

bir bacağında 90 kilo tümör olan hasta ameliyat oluyor yaşama şansı yuzde elli

Vücudunda 90 kilogram ağırlığında tümör bulunan Vietnamlı ameliyat ediliyor.

Ülkenin güneyindeki Ho Çi Min-Ville hastanesinin yöneticisi Dr. Gerard Desvignes, 31 yaşındaki Nuguyen Duy Hay'e yapılan zor ameliyatın 8-10 saat sürmesinin beklendiğini ve hastanın hayatta kalma şansının yaklaşık yüzde 50 olduğunu belirtti.

Nuguyen Duy Hay'ın vücudunda 4 yaşından itibaren büyümeye başlayan tümörün sağ bacağını tamamen kapladığı açıklandı.

14 yıl önce yapılan ilk ameliyata rağmen tümörün büyümeye devam ettiği ve çapının bir metreye, ağırlığının 90 kilograma ulaştığı bildirildi.

cumhuriyet portal 

yapay döllenme ile tüp bebek sahibi olan kadınlarda yumurtalık tümörü riski

Araştırmaya göre, yumurta sayısını artırmak için ilaç alan kadınlarda kansere dönüşebilecek yumurtalık tümörü oluşması riski en az üç kat fazla.

Ama uzmanlar, kesin riskin çok düşük olduğunu vurguluyor. Bir kanser vakfı, Human Reproduction adlı dergide yayımlanan araştırmanın çok az sayıda kişiyi kapsaması yüzünden sonuçların kesin sayılamayacğını belirtti.

Araştırma kapsamında 1980 ve 90'lı yıllarda Hollanda'daki tüp bebek kliniklerine giden toplam 25 bin kadının sonraki sağlık durumları incelendi.

Bu inceleme sonunda düşünülenden daha fazla sayıda kadında yumurtalık tümörü görüldü.

En fazla artış, bazen kansere dönüşebilen, selim ve habis arası özellikler gösteren yumurtalık tümöründe tespit edildi.

Bu tümör diğerlerinden daha az agresif olmasına karşın, ameliyat gerektiriyor. Tümör, her bin kadından birinde görülüyor. Fakat araştırmaya göre, yapay döllenmeyle çocuk sahibi olan kadınlarda bu oran binde 3,5.

Araştırma sonucunda diğer tümör türlerinde de küçük bir artış görüldü.'Risk abartılmamalı'

Uzmanlar suni döllenme yaptıran kadınlarda ortalama olarak, yumurtalık kanserine yakalanma oranının iki kat fazla olduğunu söylüyor.

Araştırma başkanlık eden uzmanlardan Prof. Flora van Leeuwen, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Bu tümörlerin oluşması açısından kesin risk oranı çok düşük. Ama ameliyat gerektiren habis 'borderline tümörü' riskinde artış var. Kadınlar, bu risk konusunda bilgilendirilmeli. Ama risk, çok da abartılmamalı." dedi.

Araştırmanın bir diğer yazarı Prof. Curt Burger da, "Verilmesi gereken başlıca mesaj, IVF tedavisi görmüş kadınların paniğe kapılmaması gerektiği. Bu kişilerde yumurtalık kanseri olayları son derece düşük." dedi.

bbc türkçe 

özel hastanede kulak ameliyatı yapılan çocuk fazla narkozdan öldü doktor ve aile birbirinden şikayetci oldu

İddiaya göre, önceki gün özel bir hastanede ameliyata alınan Pusat’ın doktoru, ameliyat sırasında çıkıp aileye, “Pusat’a sanırım fazla narkoz verilmiş. Solunum yolları tıkandı. Durumu ağır” dedi. 

Ambulans ile Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne sevk edilen Pusat, yolda can verdi.

Olayın peşini bırakmayacağını söyleyen baba İrfan Kaya, “Ramazan Kahveci, ameliyatı özel hastanede yapacağını belirtip, ‘3 bin TL hastane masrafı, 3 bin TL de ben alacağım’ dedi. Elimizle getirip yatırdığımız çocuğumuzu fazla narkoz vererek öldürdüler” dedi. Pusat, Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verilirken anne sinir krizi geçirdi.

Doktor da şikâyetçi

SAVCILIK soruşturma başlatırken, dün sabah izne ayrılan Prof. Ramazan Kahveci ise hasta yakınlarının saldırısına uğradığını, polisin biber gazı sıkarak kendisini kurtardığını ve hastanede tedavi altında olduğunu söyledi. Prof. Kahveci, “Fakültede özel ameliyat yapamadığım için başka hastaneyi tercih ettik. Ben de şikâyetçi oldum” dedi.

hürriyet 

bahçe makasının sapı göz çukuruna giren 86 yaşındaki adamı ameliyatla kurtardılar

86 yaşındaki Leroy Luetscher hayatına mal olabilecek kazayı ucuz atlattı.

Luetscher geçen ay bahçesini temizlerken düşünce, makasının sapı bütünüyle göz çukuruna saplandı.

Arizona Üniversitesi uzmanlarının yaptığı ameliyat ardından Luetscher sadece hafif bir çift görme sorunu yaşıyor.

ilk yüz naklini yapan doktor şimdide dünyada ilk ayak naklini gerçekleştirdi

Pedro Cavadas Vakfı'na bağlı doktorların başkanlığındaki iki ayak nakli ameliyatının dün gece başladığı ve bu sabah sona erdiği bildirildi. 

Dünyada ilk defa gerçekleştirilen iki ayak naklinin "çok karışık ve riskli olduğu ve bu zamana kadar benzerinin gerçekleşmediği" belirtilirken, hastanın durumuyla ilgili bilgi verilmedi.

Ameliyattan en az 48 saat sonra hastanın gelişimine göre bilgi verilebileceğini söyleyen yetkililer, gerek hastanın gerekse organ bağışını yapanın kimlik bilgilerinin basında yer almaması çağrısında bulundu.

Doktor Pedro Cavadas ve ekibi, geçtiğimiz 19 Ağustos 2009 tarihinde dünyada ilk yüz (dil ve çene dahil) naklini gerçekleştirmiş, 43 yaşındaki erkek hasta ameliyattan yaklaşık 1 ay sonra taburcu olmuştu. Cavadas ayrıca 2006 yılının kasım ayında dünyada ilk kez bir kadında çift kol nakli yapmış ve hasta 1,5 yıl sonra taburcu edilmişti.

cumhuriyet portal 

15 yıl önce ameliyatta sargı bezi kolunda unutulan köy muhtarı yıllarca acı çekti

Sivas'ta bir köy muhtarı, 15 yıl önce ameliyat sonrası kolunda unutulan sargı bezi yüzünden acı dolu günler geçirdi. 

Ameliyat sırasında tampon olarak kullanılan sargı bezinin ucunun yıllar sonra vücuttan çıkması üzerine, kaynağı anlaşılan ağrılar, yaklaşık 15 santimetre uzunluğundaki bezin alınmasıyla son buldu.

Sivas merkeze bağlı Şahbey köyünün muhtarı ve aynı zamanda Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Sururi Tecer (60), yaklaşık 15 yıl önce kent merkezi Taşlıdere mevkisinde trafik kazası geçirdi.

Kazada kolu kırılan Tecer, Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırıldı. Bir süre burada tedavi gören Tecer kolundan ameliyat edildi. Koluna platin takılan Sururi Tecer'in acıları dinmek bilmedi.

Kolundaki ağrıları devam eden, özellikle kış aylarında acıları artan Tecer, araç kullanmakta da zorlanmaya başladı. Acıları yüzünden zaman zaman iş yapamaz hale gelen Sururi Tecer, bu süre içerisinde yaklaşık 20 kez muayene oldu.

Kolundan röntgen de çektirdiğini belirten Tecer, bu süre zarfında doktorların kendisine acısının kolundaki platinden kaynaklandığı, zamanla geçeceğini söylediklerini anlattı. Ancak acısı bir türlü dinmeyen Sururi Tecer'in kolunun ameliyat olduğu bölümünde de iltihap oluştu.

Yaklaşık 15 yıl içerisinde dayanılmaz acı çeken Tecer'in geçtiğimiz günlerde ameliyat olduğu kolundan küçük beyaz bir parça deriden dışarı çıktı.

Bir bölümü çıkan parçanın ne olduğunu anlamaya çalışan Sururi Tecer, bu parçayı çıkarmaya çalıştığında canı çok yanınca tekrar Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine başvurdu. Tecer, hastanede bir bölümü vücuttan çıkan beyaz bez parçasını doktorlara gösterdi.

Sururi Tecer, burada yapılan kontroller sırasında doktorun parçayı birden çekerek çıkarttığını ifade etti. Yaklaşık 15 santimetre uzunluğundaki bez parçasıyla birlikte kan ve iltihabın da aktığını kaydeden Tecer, bu sırada büyük acı çektiğini ve kendinden geçtiğini söyledi.

Doktorların, çıkan parçanın 15 yıl önce ameliyat sırasında kolunda tampon olarak kullanılan sargı bezi olduğunu ve bu bezin kolunda unutulduğunu söylediğini anlatan Sururi Tecer, yıllarca çektiği acının kaynağını da böylece gördüğünü belirtti.

Kolunda ameliyat sırasında sargı bezi unutulmasına ve bu bezin birden çekilerek çıkarılması sonucu acı çekmesine tepki gösteren Tecer, şu anda bezin çıktığı yerin yara olduğunu ve iltihap aktığını söyledi.

Kolundan çıkarılan bez parçasını ''ağaç kökü'' gibi tanımlayan Sururi Tecer, sargı bezi kolundan çıkarıldıktan sonra acılarının azaldığını söyledi. Tecer, doktorların ameliyat sırasında daha dikkatli olmalarını istedi.

mynet