-->
sarılık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sarılık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1/17/2012

piyasada satılan sütlerde kansere sarılığa siroza sebep olan madde

    1/17/2012 07:37:00 ÖS   Yorum yok

büyük küçük hemen herkesin tükettiği süt tartışmanın odağında soru önergesiyle gündeme oturdu mhp'li ali ışık sordu




büyük küçük hemen herkesin tükettiği süt tartışmanın odağında soru önergesiyle gündeme oturdu mhp'li ali ışık sordu piyasada satılan sütlerde antibiyotiğe kanser sarılık ve siroza neden olan aflatoksin maddesine rastlanıyormu tarım bakanı rastlanıyor dedi

bakan eker hasta hayvanların tedavisinde antibiyotik kullanılması durumunda çok nadir olarak sütte antibiyotik kalıntısı olabileceğini ifade etti oranın yüksek olmadığının altını çizdi antibiyotik tespit edilmesi durumunda sütün imha edildiğini söyledi

12/04/2011

karaciğer ve safra kesesinde biriken nikotin ve alkolü vücuttan atan sebze enginar hakkında

    12/04/2011 12:54:00 ÖS   Yorum yok

Enginar (Cynara scolymus), papatyagiller familyasından mavi-mor renkli çiçekler açan, 50-150 cm boyunda çok senelik otsu bir bitki. Güney Avrupa ve Akdeniz çevresinde yetişir.


enginar hakkında

Gövdeleri dik, kuvvetli, sert ve boyuna olukludur. Yaprakları sapsız, büyük, uzun-oval ve parçalıdır. Çiçekler üst yaprakların koltuğundan çıkan, uzun sapların ucunda büyük başçıklar halinde toplanmıştır. Çiçek tablası etlidir. Hepsi tüp şeklinde olan çiçekleri ve bunların aralarında bulunan tüyleri taşır.

Enginar cynarin içerdiği için karaciğer ve safra kesesinde biriken nikotin, alkol ve yağın vücuttan atılımını sağlar. Ayrıca vücuttaki amonyak ve kolestrolü azaltır.


Bol A ve B vitamini içerdiğinden atardamar kireçlenmesini önlemekte ve safra kesesi rahatsızlıklarını gidermektedir. Bunun dışında cinsel gücü artırıcı, ateş düşürücü, vücudu kuvvetlendirici ve iştah açıcıdır. Romatizma, ishal, sarılık hastalıklarına ve sinirlere iyi gelir.

Enginar genel olarak ülkemizde ve birçok ülkede vegetatif yolla üretilmektedir. Fransa, İtalya ve İspanya'da doğrudan tohumla üretilen çeşitler geliştirilmiştir. Enginarda vegatatif yolla üretim dip sürgünleri veya üzerinde gözlerin bulunduğu kök parçaları ile yapılabildiği gibi sadece gözlerin ana gövdeden çıkarılıp değişik ortamlarda köklendirilerek de yapılabilir. En yaygın üretim şekli sürgünlerle yapılan üretimdir.

Yeni kurulacak Enginar plantasyonlarında dikiminden önce toprak derin sürülmeli ve gübrelenmelidir. Derin sürümden sonra diskaro ve tırmık çekilerek toprak dikime hazır duruma getirilmelidir.

Dikim genellikle Akdeniz ve Ege bölgesinde Ekim–Kasım aylarında, Marmara bölgesinde ise Mart–Nisan aylarında yapılır. En uygun dikim masuralar üzerine sıra arası ve üzeri 1x1 m mesafe ile yapılır. Özellikler Bursa Doğan köy ve keramet köyünde meşhurdur.


11/16/2011

bebeğin göbek kordonunu 3 dakika bekledikten sonra kesmek anemi riskini azaltıyor kan hacmini yükseltiyor

    11/16/2011 06:13:00 ÖS   Yorum yok

İngiliz Tıp Dergisi'nde yayımlanan bir araştırmaya göre, bebeğin göbek kordonunu biraz bekledikten sonra kesmek fazla bir yan etki yaratmadığı gibi, bebeğin demir eksikliği anemisi yaşaması riskini azaltıyor.


anemi riskini azaltıyor
Bebeğin kordonunu kesmeden önce 3 dakika beklenmesi, yeni doğan bebeğin kan hacmini üçte bir oranında artırabiliyor.

Dünya Sağlık Örgütü, bebeklerin kordonunun doğar doğmaz kesilmesi yönündeki tavsiyesinden yıllar önce vazgeçmişti.

İngiltere'deki hastanelerdeyse, doğumdan sonra göbek kordonunun ne zaman kesilmesi gerektiği konusunda kesin bir yönetmelik yok.

Birkaç yıl önce yapılan bir araştırmada, İngiltere'deki pekçok hastanede, kordonun doğumdan hemen sonra kesilmesinin tercih edildiği görülmüştü.

Giderek artan sayıda veri gösteriyor ki, kordonun hemen kesilmesi en iyi yöntem değil ve kimi sağlık sorunlarına yol açıyor.


Küresel düzeyde okul yaşı öncesi çocukların dörtte birinde demir eksikliği anemisi gözleniyor. Avrupa'da bu oran yüzde 3 ile 7 arasında değişiyor.

Bu da bebeğin beyin gelişimine zarar verebileceği için çok önemli bir sağlık sorunu yaratıyor.

Araştırmacılar, bu durumu önleyebilecek basit bir çözümün, bebeklerin hayata gözlerini açarken plasentadan olabildiğince kan ve demir stoklamaları olduğunu belirtiyorlar.

Son yapılan araştırmada, İsveç'teki uzmanlar düşük riskli hamileliklerden sonra doğan 400 bebek üzerinde inceleme yaptı.


Bu bebeklerden bazılarının kordonları, doğum üzerinden en az 3 dakika geçtikten sonra, bazılarının ise 10 saniyeden kısa bir süre içinde kesilmişti.

Göbek kordonları daha sonra kesilen bebekler 4 aylıkken, demir düzeylerinin daha iyi düzeyde olduğu ve yeni doğan bebeklerde rastlanan anemiye yakalanmadıkları belirlendi.

Kordonun kesilmesini geciktirmenin gözle görülür olumsuz etkiler yaratmadığı da saptandı. Daha önce uzmanlar kordonun kesilmesindeki gecikmenin bebekte sarılığa yol açması olasılığından söz ediyorlardı.

Araştırmacılar, göbek kordonları hemen kesilmeyen her 20 bebekten birinin, demir eksikliği çekmeyeceğini belirtiyor.

3/23/2011

yenidoğan bebekler sarılığa karşı ışın tedavisini evde alabilecek

    3/23/2011 06:30:00 ÖS   Yorum yok
ışın tedavisi evde

2010 yılının ikinci yarısından bu yana 40 bin kişinin evde bakım hizmeti aldığı Türkiye'de, bu rakamın yıl sonunda 100 bin kişiye ulaşması bekleniyor.


Sağlık Bakanlığı, evde bakım hizmeti kapsamında yeni bir uygulamayı, Ankara Sami Ulus Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde başlattı.

Yenidoğanlarda sık görülen sarılığa karşı bebek, annesinden ayrılmadan ışın tedavisini evde alabilecek.

5 fototerapi cihazı, evde tedavisi uygun 35 bebeğe hizmet veriyor.


Ankara Sami Ulus Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin evde bakım hizmetleri hakkında 0 312 305 63 90 numaralı telefondan bilgi alınabilir.
trt türk
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .