-->
obezite etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
obezite etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10/11/2012

şampuan kullananlar dikkat ftalat kısırlıktan obezite'ye kadar bir çok hastalığa zemin hazırlıyor

    10/11/2012 08:27:00 ÖS   Yorum yok



önce okul malzemeleri ardından ayakkabılar ftalat plastiği yumuşatıp şekil kazanmasını sağlarken sağlığı da olumsuz etkiliyor.

üstelik uzmanların iddiasına göre şimdi şampuanın içinde bile ftalat var doktorlara göre aslında üretim sırasında ftalat açısından masum olan şampuan ne zamanki sağlığa uygun olmayan malzemeyle şişeleniyor işte o zaman ftalat'la tanışıyor şampuanın yapısındaki yağ ambalajın içindeki ftalat'ı etkin hale getiriyor

4/17/2012

uzmanlar kilo vermek isteyenler meyve suyuna değil su içmeye yönelmeli diyor

    4/17/2012 10:41:00 ÖS   Yorum yok

Glasgow Üniversitesi'nin yaptığı araştırmada 2 bin kişiye ''sağlıklı'' kabul ettikleri içeceklerde ne kadar şeker olduğunu düşündükleri sorulmuş.

meyve suyuna değil

Araştırmaya katılanların büyük bir çoğunluğu şeker oranlarını gerçekte olduğundan çok daha düşük tahmin etmiş.

Aynı soru gazlı içeceklerle ilgili sorulduğunda ise deneklerin şeker oranını normalden çok daha fazla zannettiği ortaya çıkmış.


Araştırma sonucunda bir çok kişinin günlük kalorilerinin önemli bir bölümünü farkında olmadan içeceklerden aldığını da ortaya koymuş.


Araştırmacılar katılımcılara günlük içecek tüketimleri ile ilgili sorular sormuş ve günde ortalama olarak 450 kalorilik içecek tüketildiğini ortaya çıkarmış.

Bu kadınların günde alması gereken kalorinin dörtte birine, erkeklerin günde alması gereken kalori sayısının ise beşte birine denk geliyor.

Araştırmacılar içecekler ile tüketilen kalorilerin genellikle hiç hesaba katılmadığına dikkat çekiyor.

Deneye katılanlardan kendilerine gösterilen içeceklerde kaç çay kaşığı şeker olduğunu tahmin etmeleri istendi.

Katılımcılar, doğal elma ve portakal sularında, kafeinli enerji içeceklerinde ve sıvı meyve pürelerinde bulunan şekeri gerçek değerinden 3,4 kaşık daha düşük tahmin etti.

Narlı bir içecekte ise katılımcılar şekerin gerçekte olduğundan tam 18 kaşık daha az olduğunu düşündü.

Bu sonuçların da gösterdiği üzere rejim yapanlar çoğu zaman ''sağlıklı'' olarak gördükleri içeceklerin içerdiği kalorileri hesaba katmayı unutuyor.


Araştırma ekibi katılımcıları bu tarz içeceklerin aşırı tüketiminin obeziteye hız kazandırdığı konusunda uyardı.

Ayrıca şekerli içeceklerin çok fazla tüketilmesi tansiyon ve kalp hastalılarına, diyabete ve felce de neden olabiliyor.

Araştırmayı yöneten Prof Naveed Sattar ''İçtikleriniz de yedikleriniz kadar vücudunuza zarar verebilir'' diyor.

Sattar ''Tartışmasız şekerli içeceklerin gereğinden çok tüketimi obeziteye katkı sağlıyor. Özellikle sağlıklı olarak algılanan doğal meyve suları ve meyve püreleri tüketilirken kalori hesabı yapılmıyor. Oysa ki bu ürünlerde şeker oranı çok yüksek'' dedi.

Sattar sözlerine ''Yani kilo vermek isteyenler meyve suyu içmeyi bırakıp su içmeye başlamalı, ya da diyet içecekler tüketmeli'' diye devam etti.

4/09/2012

obezite ve diyabet hastası kadınlarda otistik çocuk doğurma riski yüksek

    4/09/2012 06:57:00 ÖS   Yorum yok

California Davis Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, hamilelik sırasındaki yüksek glikoz oranının, fetüsün beyin gelişimini etkileyebileceğini söyledi.

otistik çocuk doğurma

Pediatrisyenlerin araştırması, bin kadının ve çocuğun yedi yıl boyunca izlenmesi sonucu elde edilen bulgulara dayanıyor.

İngiltere Diyabetliler Vakfı bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu belirtti.

Araştırmanın yapıldığı California'da kadınların yüzde 1,3'ünde tip 2 diyabeti, 7,4'ünde de hamilelik esnasında ortaya çıkan diyabet gözleniyor.

Araştırmanın gözlediği çocuklar ise 2-5 yaş arasında olup 2003-2010 yılları arasında kayıtları yapılmış.

Araştırma, hamileliği sırasında tip 2 diyabeti gözlenen annelerden doğan çocukların yüzde 9,3'ünde otizm ortaya çıktığını tespit etti.


Bu gruptaki çocukların yüzde 11,6'sının ise gelişme engelli olduğuna dair veriler bulundu.

Herhangi bir metabolik bozukluğu olmayan kadınlardan doğan gelişme engelli çocukların oranının ise yüzde 6,4 olduğu, yani diyabetin risk oranını neredeyse iki katına çıkardığı gözlendi.

Otizm ve gelişme engelli çocukların annelerinin yüzde 20'sinin obez olduğu, normal gelişim göseren çocukların anneleri arasındaki obezite oranının ise yüzde 14 olduğu belirtildi.
İletişim becerileri

Araştırma, çocuk doğurma yaşındaki kadınların yüzde 34'ünün obez, yüzde 9'unun ise diyabetik olduğunu gösterdi.


Otistik çocukların yüzde 29'unun annesinde hamilelik sırasında gözlenen diyabet, yüksek tansiyon ve obezite gibi metabolik sorunlar yaşandığı kaydedildi.

Başka bir gelişim bozukluğu olan çocukların yaklaşık yüzde 35'inin annesinde metabolik bozukluk olduğu, deney grubunda ise bu oranın yüzde 19'u gösterdiği kaydedildi.

Araştırma ayrıca yüksek tansiyon ile otizm ve gelişim bozukluğu arasındaki ilişkiyi de inceledi.

Tüm gruplarda yüksek tansiyonun düşük oranda olduğu, ancak otistik ve gelişim bozukluğu olan çocukların annelerinde, fazla olmamakla beraber bu oranın biraz daha yüzksek olduğu gözlendi.

Çocukların bilişsel becerileri incelendiğinde, anneleri diyabet hastası olan otistik çocukların, anneleri sağlıklı olan otistik çocuklara kıyasla daha düşük performans gösterdiği tespit edildi.

Otistik olmayan çocuklar arasındaki bütün testlerde de herhangi bir metabolik bozukluk ile daha düşük test puanı arasında bağlantı bulundu.

Araştırmayı yapanlar, diyabet ve yüksek tansiyon bakımından obezitenin önemli bir risk faktörü olduğunu ve obezitenin insüline karşı direnişi arttırdığını belirtiyor.

California Davis Üniversitesi'ndeki MIND Enstitüsü'nden Paula Krakowiak "Annelerdeki bu sorunların çocuklarda sinir gelişimsel sorunlarla ilşkisini gösteren bulgularımız kaygı vericidir ve ciddi kamu sağlığı sorunlarına da işaret etmektedir" diyor.

İngiltere Diyabetliler Vakfı araştırma başkanı Dr Matthew Hobbs ise araştırmada ele alınmayan konularla ilgili sorulara cevap bulmak için daha fazla inceleme ihtiyacına vurgu yapıyor.

Hobbs, "Bu araştırma bir bağlantı kurmakla beraber diyabetin gelişimsel sorunlara yol açtığını göstermiyor. Diyabetli kadınlara, hamile kalmayı planlıyorlarsa bunu doktorlarına bildirmeleri önerisinde bulunuyoruz. Böylece sağlıklı bir hamilelik geçirmek için atmaları gereken adımlar konusunda birlikte çaba gösterebilirler" diyor.

4/04/2012

kadınlarda obezite ve boy uzunluğu yumurtalık kanseri riskini arttırıyor

    4/04/2012 03:04:00 ÖS   Yorum yok

Araştırmalar vücut ölçüleri ile yumurtalık kanseri arasında ilişki olduğunu ortaya koyuyor

yumurtalık kanseri riski

Bir araştırmaya göre, uzun boylu kadınların yumurtalık kanserine yakalanma riski kısa boylu olanlara nazaran biraz daha fazla.

Uluslararası araştırmacılar, hormon replasman (östrojen) tedavisi görmemiş kadınlar arasında obezitenin de risk unsuru oluşturduğunu bildiriyor.

PLoS Medicine adlı dergide yayınlanan bu son araştırma, 14 ülkeden 47 epidemiyolojik incelemeyi temel aldı.

Bu araştırmalarda yumurtalık kanserine yakalanan 25 bin kadın ile, 80 bin sağlıklı kadından elde edilen veriler kullanıldı.

Araştırmayı yürüten Oxford Üniversitesi Epidemiyoloji Bölümü'nden Prof Valerie Beral, eldeki bütün veriler bir araya getirildiğinde, boyun yumurtalık kanserinde bir risk faktörü teşkil ettiğinin görüldüğünü belirtti.

Obezite-yumurtalık kanseri ilişkisi


Beral, hormon replasman tedavisi görmemiş kadınlarda yumurtalık kanseri ile obezite arasında da belirgin bir ilişki olduğunu söyledi.

İngiltere Kanser Araştırmaları Vakfı'ndan Sarah Williams bu araştırmanın, kadınlarda yumurtalık kanseri riskine etkisi olan faktörler konusunda belirgin bir çerçeve çizdiğini ve vücut ölçülerinin önemli bir unsur olduğunu belirtti.

Williams, "Kadınlar sağlıklı bir kiloda kalarak hem bu hem de diğer hastalıklara yakalanma riskini azaltabilir" dedi.

Cambridge Üniversitesi'nden Dr Paul Pharoah ise bu araştırmada dile getirilen risk artışının küçük bir oran olduğunu belirtti.

2/07/2012

püre haline getirilmiş meyve ve sebzelerden oluşan mamalarla beslenen çocuklar obeziteye yatkın oluyor

    2/07/2012 10:39:00 ÖS   Yorum yok

Kaşıkla, mama yedirilerek beslenen çocukların, kendi başlarına beslenen çocuklara göre daha kilolu oldukları iddia edildi.

obeziteye yatkın oluyor

İngiltere'nin Nottingham Üniversitesi'nde yapılan araştırmada 155 çocuğun beslenme alışkanlıkları incelendi.

Sonuçlar, ebeveynleri tarafından püre haline getirilmiş meyve ve sebzelerden oluşan mamalarla beslenen çocukların obeziteye, yeme tercihlerini kendi başına oluşturan çocuklara göre daha yakın olduklarını ortaya koydu.

20 aylıktan 6 yaşına kadar farklı yaş gruplarından çocuklar üzerinde yapılan araştırmada çocuklara kendi başlarına yiyebilecekleri farklı gıdaların sunulması ve seçimlerini kendilerinin yapmasının daha az kilo problemi doğurduğu tespit edildi.

Araştırma ekibinden Doktor Ellen Townsend, çocukların kendilerini beslemelerine erken yaşlarda müsaade edilmesinin sağlıklı beslenme için gerekli zemini oluşturduğunu düşünüyor.

Kendi başlarına bırakılan çocukların karbonhidratlı besinlere yöneldikleri ve tatlandırıcılı ya da şekerli gıdaları tercih etmedikleri gözlemlendi.


Doktor Townsend karbonhidratlı ürünlerin çocukların elle beslenmesi için daha uygun olduğunu fakat aynı zamanda çocuğa karar verme şansı tanınmasının önemli olduğunu belirtiyor.

"Mamayla beslenen çocuklar ise ebeveynler tarafından tabakta ne varsa yemeye mecbur bırakılıyor" diyen Townsend araştırmanın uzun vadeli sonuçlarının incelenmesi gerektiğine dikkat çekti.

Araştırma hakkında değerlendirmede bulunan çocuk sağlığı uzmanı Doktor Colin Michie az sayıda denek üzerinde yapılmış olsa da bulguların değerli olduğunu düşünüyor.

Sonuçların aynı zamanda, çocukları besleme biçimlerinin ilerideki besin tercihlerine etkisi olduğu anlamına geldiğini söyleyen Dr. Michie "bu obeziteyle mücadele konusunda yeni bir strateji anlamına gelebilir" diye konuştu.

1/24/2012

çok yağlı ve şekerli beslenme tarzı 100 milyondan fazla sinir hücresini bozarak obeziteye neden oluyor iddiası

    1/24/2012 11:32:00 ÖS   Yorum yok

Fransız Ulusal Sağlık ve Tıbbi Araştırmalar Enstitüsü'nden (Inserm) Fransız ve Alman bilim insanları Raphael Moriez ve Michel Neunlist'in fareler üzerinde yaptığı araştırma, çocukken yağlı yiyecekler ve şekerli içecekler tüketmenin sindirim sistemindeki sinir hücrelerinin gelişimine zarar verdiğini gösterdi.

obeziteye neden oluyor

"The Journal of Physiology" dergisinde yayımlanan araştırma, çok yağlı ve şekerli beslenme tarzının sindirim sisteminin çevresindeki 100 milyondan fazla sinir hücresinin bulunduğu karındaki "ikinci beyni" olumsuz etkilediğini ortaya koydu.

Bilim insanları, bu tür beslenme şekliyle fareleri obez hale getirdi.


Bu beslenme tarzının, sinir hücrelerinin bir bölümünün doğal olarak kaybolmasını engelleyerek, farelerin "ikinci beyninin" doğal gelişim sürecini değiştirdiği görüldü.

Moriez, çok yağlı ve şekerli besinler tüketmenin sindirim borusunun yetişkinlik dönemine uygun beslenme tarzına alışmasını engellediğini, sindirim borusunun "yaşlanmayarak" hayatın maksimum besin alımına uygun dönemindeki şekliyle kaldığını açıkladı.

"İkinci beynin" besinlerin geçişinin hızlandırılması emri verdiğini belirten bilim insanları, bu durumun tokluk hissinin azalmasına yol açabildiğini ve daha fazla besin alma istediğini artırabileceğini belirtti.

Araştırma sonuçları, obezitenin anlaşılmasına ve sindirime bağlı hastalıkların önlenmesine ışık tutabileceği vurgulandı.
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .