-->
kanser hastaları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kanser hastaları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5/29/2013

Kanser Hastalarının ithal ilaç sıkıntıları bitmiyor bir umut bekliyorlar

    5/29/2013 11:11:00 ÖS   Yorum yok
Kanser Hastalarının ithal ilaç sıkıntıları bitmiyor bir umut bekliyorlar her birinin elinde reçetesi sıra uzun bu uzun bekleyişler hastaları karaborsacıların eline düşürebiliyor.

3/31/2013

Türk Üniversitesi Kanser Hücrelerini yok eden Yeni bir ilaç geliştirdi

    3/31/2013 04:52:00 ÖS   Yorum yok
Kanser Hastalarına yeni bir umut doğdu 4 yıldır kanser tedavisi üzerinde araştırma yapan Bursa Uludağ Üniversitesi hasta hücreleri yok edebilecek yeni bir ilaç geliştirdi 

 özel bir bileşimle hazırlanan ilacın benzer ilaçlara göre çok daha güçlü bir anti kanser özelliği olduğu belirlendi ilaç henüz deneme aşamasında gerekli testlerden geçtiği takdir de meme, prostat ve akciğer kanserleri tedavisinde kullanılacak.


3/06/2013

yüzde 90 başarı sağlayan nefes testi ile mide kanseri teşhisi

    3/06/2013 09:52:00 ÖS   Yorum yok

İsrailli ve Çinli bilim insanları, mide şikâyeti olan 130 hastada, yaptıkları nefes testlerinin yüzde 90’ının doğru sonuç verdiğini ortaya koydu.


British Journal of Cancer (İngiltere Kanser Dergisi), nefes testlerinin kanser teşhis yöntemlerini hızlandıracak ve devrim yaratacak bir buluş olduğu yorumunu yaptı.

İngiltere’de her yıl çoğu hastalığın ileri safhalarında olan yaklaşık 7 bin kişiye kanser teşhisi konuyor.

Tedavilere rağmen, hastaların yalnızca beşte biri teşhis konduktan en az bir yıl daha hayatta kalırken, beş yıl içinde yalnızca beşte biri ölüme meydan okuyabiliyor.
Biyopsinin yerini alabilir

Mevcut şartlarda, doktorlar biyopsi ile mide kanserini teşhis ediyor.

Ağız ve gırtlaktan geçirilen esnek bir kamera ile mide astarına iniliyor, buradan kitle alınıyor.

Yeni test sayesinde, doktorlar nefes örneklerinden mide kanseri olan hastalara özel görülen kimyasal maddelere ulaşabiliyor.

Kanser hastalarına özgü bazı geçici organik içeriklere sahip olan bu koku, doğru tıbbi ekipman ve köpekler kullanılarak tespit ediliyor.

Aslında nefes testi yeni değil. Araştırmacılar aralarında akciğer kanserinin de bulunduğu birçok kanser teşhisinin nefes testi yoluyla yapılabilmesi için çalışmalar yürütüyordu.

İsrail Teknoloji Enstitüsü’nde görevli Prof. Hossam Haick, bu yöntemle yapılan testlerin mide kanseri teşhisi için iyi bir yol olduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya katılan hastaların 37’sinde mide kanseri, 32’sinde mide ülseri, 61’inde de başka mide şikâyetleri vardı.
Aşama da tespit edilebiliyor

Nefes testi, bu hastalıkların teşhis edilmesi ve ayrımında yüzde 90 başarılı olurken, mide kanserinin hangi aşamada olduğunu da tespit edebiliyor.

Bilim insanları, testin onaylanabilmesi için araştırmalarını daha fazla hasta üzerinde uygulamaya hazırlanıyor.

İngiltere Kanser Araştırma Merkezi Müdürü Kate Law, “Bu son çalışmanın sonuçları umut verici. Ama bulguların teyit edilmesi için daha geniş çaplı denemeler yapılması gerekecek” dedi.

Law, “Çoğu mide kanseri, ameliyat için gereken süreden daha geç teşhis edildiği için, hastaların yalnızca beşte biri tedavilerinin bir parçası olarak ameliyat olabiliyor. Mide kanserini önceden teşhis edebilecek herhangi bir test hastanın uzun dönem hayatta kalabilmesi için fark yarabilecek” diye konuştu. bbc türkçe

5/10/2012

kanser hastalarını kemoterapinin yan etkilerinden korumak için kök hücre kalkanı

    5/10/2012 02:40:00 ÖS   Yorum yok

Kemoterapi ilaçları hızla bölünen kanser hücrelerini öldürmeye çalışıyor ancak bu ilaçlar kemik iliği gibi sağlıklı vücut dokularına da zarar veriyor.

kök hücre kalkanı

Science Translational Medicine dergisinde yayınlanan bir araştırmada genetik olarak modifiye edilmiş kök hücreler kemoterapi sırasında kemik iliğini korumakta kullanılmış.

Cancer Research UK araştırmanın kemoterapinin yan etkileri ile savaşa yepyeni bir yaklaşım getirdiğini söyledi.

Tedavi sırasında zarar gören kemik iliği yeterli kan hücresi üretemiyor.


Tedavi sonucunda daha az akyuvar hücresi üretiliyor bu da enfeksiyon riskini artırıyor.

Alyuvarlardaki azalma ise nefes darlığına ve sürekli yorgunluğa neden oluyor.

Araştırmanın yapıldığı ABD'nin Seattle eyaletindeki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi'nden bilimadamları kemoterapinin yan etkilerinin kanser tedavisinde büyük sıkıntı yarattığını, bazen tedavinin durdurulmasına neden olabildiğini söyledi.
'Koruma kalkanı'

Araştırmacılar beyin kanseri olan üç hastanın kemik iliğini kemoterapi sırasında kök hücre kullanarak korumaya çalıştılar.

Araştırmacılardan Dr Jennifer Adair ''Kemoterapi tedavisi hem kanser hücrelerine hem de kemik iliklerine saldırıyor ancak bu yeni yöntemle iliklere koruyucu kalkanlar veriyoruz ve tedavide tek zarar gören tümör hücreleri oluyor''

Hastaların kemik ilikleri alındı ve bu iliklerden kök hücre çıkarıldı.


Daha sonra kök hücreler genetik olarak kemoterapiden zarar görmeyecek şekilde modifiye edildi ve vücuda geri yerleştirildi.

Araştırmacılardan Prof Hans-Peter Kiem ''Deney sonucunda hastaların kemoterapi ile daha iyi başedebildiklerini gördük'' dedi.

Araştırmacılar deneye katılan üç hastanın beyin kanserinin o cinsine sahip olan hastalara verilen tahmini yaşam süresi olan 12 aydan çok daha uzun yaşadıklarını söylediler.

Deneklerden biri, tedaviye başlanmasının üzerinden 34 ay geçmiş olmasına rağmen halen hayatta.

Cancer Research UK bilimadamı Prof Susan Short ''Bu çok ilgi çekici bir araştırma ve kemoterapi karşısında vücudu koruma çabasına yeni bir bakış açısı getiriyor'' dedi.

Short ''Ancak deneylerin devam etmesi gerek'' dedi.bbc türkçe

3/19/2012

dünyada sadece 35 kişide görülen su alerjisi olan hastalar ağlarsa ölüyor

    3/19/2012 02:39:00 ÖS   Yorum yok

onun hastalığı su alerjisi dünyada sadece 35 kişide görüldü hastalık o kadar tehlikelik hastalar ağlayamıyor bile ağlarsa ölecek suya alerjisi olan kadın ölüm tehdidi altında

hastalar ağlarsa ölüyor

doktorlar ona su alerjisi teşhisi koydu 27 yaşındaki iskoç kadın çok acı çekse bile ağlayamıyor ağladığında boyun kısmı ve yüzü kıpkırmızı oluyor onun için en zor olanı banyo yapmak genç kadın en fazla iki dakika içinde banyo yapmak zorunda doktorların umudu kanser hastaları için kullanılan ilaçlarda eğer oda işe yaramazsa kemoterapi görecek uzmanlar hastalığı sırasında verilen penisilin iğnesinin yol açtığını düşünüyor


Su ürtikeri bilim insanlarını da şaşırtan bir olgu.


Kimileri bunu, derinin yüzeyindeki ölü deri tabakasındaki kimyasalların su ile çözülüp derinin daha içlerine nüfuz etmesi üzerine bağışıklık sisteminin tepki vermesine bağlıyor.

Almanya'daki Avrupa Alerji Merkezi Vakfı (ECARF) kurucusu dermatolog Marcus Maurer, nedeni ne olursa olsun bu rahatsızlığın büyük bir sorun olduğunu söylüyor. "40 yıldır ürtikerle yaşayan, her sabah kabarcık ve ödemlerle uyanan hastalar var. Yaşam kalitesine etkisi bakımından en kötü cilt hastalıklarından biri" diyor.

2/17/2012

72 yaşındaki kan kanseri hastası karahindiba kökü ekstresi ile hastalığı tamamen yendi

    2/17/2012 10:06:00 ÖS   Yorum yok

Kanser hastaları için umut verici çalışma, Windsor Üniversitesi Onkoloji Servisi bilim insanları ve Windsor Bölgesel Kanser Merkezi ekiplerince ortaklaşa yürütülüyor.

karahindiba kökü ekstresi

Konuyla ilgili bilgi veren Dr. Caroline Hamm, karahindiba kökü ekstresinin eşsiz bir bitki olduğunu belirterek, bununla tedavisinden umut kesilerek evine gönderilen 72 yaşındaki bir hastanın iyileştiğini anlattı.

John DiCarlio isimli hastanın, 3 yıl süren yoğun lösemi tedavisinin ardından, yapılacak birşey kalmadığı için, kalan ömrünü ailesi ile birlikte geçirmesi için evine gönderildiğini belirten Dr. Caroline Hamm, "Laboratuvarda hazırlanan karahindiba ekstresini, John'un evine götürüp çay olarak hazırladık. Kendisine de nasıl hazırlayacağını öğreterek, bittikçe yenilerini verdik. 4 ay sonra kanser değerlerinde iyileşme saptadık. Aradan geçen 3 yılın ardından John, tamamen iyileşti" dedi.

Karahindiba kökü çayının, herkeste aynı etkiyi göstermediğine dikkati çeken Dr. Hamm, her hastanın ihtiyacı olan dozun belirlenmesinin önemli olduğunu ve buna yoğunlaştıklarını ifade etti.

Doktor tedavisi ve kontrolü altında olan, kemoterapi ya da düzenli ilaç kullanan kanser hastalarının, doktorlarına danışmadan bu çayı kullanmamalarını isteyen Dr. Caroline Hamm, bilim heyetinin Kanada Sağlık Bakanlığı'na ekstre ile ilgili yasal müracaatları yaptığını, bunun kabul edilmesi halinde klinik çalışmaların en az 21 hasta üzerinde başlayacağını söyledi.

Caroline Hamm, 6 ila 8 ay sürecek olan birinci aşamanın ardından, karahindiba kökü çayının hangi kanser türlerine ne oranda iyi geldiğinin belirleneceğini anlattı.
cumhuriyet portal 

© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .