PAÜ Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tanrıverdi, kalp hastalarının gittikçe bilinçlendiği için yaz aylarında kalp hastalarının kendilerini iyi koruduğunu söyledi.
Yaz aylarında 40 dereceyi bulan sıcaklıkların insanın bünyesini zorladığını belirten Tanrıverdi, ''Sıcaklar arttıkça deriye giden kan akımı da artıyor. Bunun sonucunda hem beynimize, hem vücudumuza giden kan akımı azalmaya başlıyor. Dolayısıyla da kalbin beslemesi azalıyor. Bu dönemde güneşte gezerseniz, kalp krizi geçirme riskiniz artar'' dedi.
Kalp krizini önlemek için tatilde sabahtan akşama kadar yüzmek yerine sabah ya da gün battıktan sonraki zamanların tercih edilmesi gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Tanrıverdi, ''Bizim kalp hastalarından yana pek bir sıkıntımız kalmadı. 'Çok sağlıklıyım' diyen insanlar kendilerine dikkat etmediği için kalp hastası haline geliyor. Yeterli sıvı tüketmeyen ve gün boyu güneş altında kalan insanlar kalp krizi riski taşıyor. Yaz aylarında yağlı gıdalardan, kızartmalardan uzak durulmalı. Taze sebze ve meyveler, haşlamalar, balık tercih edilmeli. Öğünlerde tıka basa yemek yerine, öğünlerin sayısı artırılarak yenmeli, günde 2,5 litre su tüketilmeli. Muz, kayısı ve yeşil yapraklı ürünler tüketilmeli'' diye konuştu.
Ani hava değişikliklerinin kalbi olumsuz etkilediğini dile getiren Tanrıverdi, şunları söyledi:
''Bazı otellerin suyu soğutmak için havuzların içerisine buz kalıpları atması, sıcaktan bunalan insanların bir anda kendisini soğuk suyun altına bırakması ya da sıcak bir ortamdan klimalı ortama ani geçiş, kalp krizini tetikliyor. Dışarısı sıcak dolayısıyla damarlarımız genişlemeye başlıyor. Bu durumda siz birden bire soğuğa maruz kalırsanız, bu soğuk su da olabilir, klimalı ortam da olabilir. Bu soğuk, kalp damarlarında kasılmaya yol açıyor. Bu da kalp krizini tetikliyor.''