kulak iltihabı şikayetiyle gitti kulağından 25 tane kurt çıkartıldı

Kayseri'de 52 yaşındaki çiftçinin, sineğin larva bıraktığı iltihaplı kulağından 25 adet kurt çıkarıldı.

Yahyalı ilçesine bağlı Senir köyünde geçimini çiftçilikle sağlayan ve çocukluğundan beri kulak iltihabı rahatsızlığı çeken Ali Aydın, bir sineğin girmeye çalıştığı kulağından kurt çıktığını görünce, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’ne başvurdu.

ERÜ Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Külahlı, Aydın’ın kulağından 25 adet kurt çıkardı.

Ali Aydın, çocukluğundan beri kulağında rahatsızlık bulunduğunu, zaman zaman Kayseri’deki çeşitli hastanelerde tedavi gördüğünü anlattı.

Yaklaşık 25 yıl önce Ankara’daki bir hastanede kulağından ameliyat edildiğini, operasyonun ardından rahatsızlığının geçtiğini düşünerek bir daha sağlık kontrolüne gitmediğini belirten Aydın, şunları söyledi: ”Kulağıma girmeye çalışan bir sinekten kuşkulandım. Kaşıntı başladı ve kulağımdan kurt çıktığını gördüm. Korktum ve Yahyalı’daki hastaneye gittim, oradan Kayseri’ye sevk ettiler. Hocam ameliyata gerek duymadan kurtları çıkardı. Kurt çıktıktan sonra rahatladım. Çocukluğumda üzerinde durulsaydı bu rahatsızlığı yaşamazdım. Üstünde durmadım, 52 yaşına geldiğimde aklım başıma geldi.” Prof. Dr. İsmail Külahlı da dünyada enfeksiyon hastalıkları içinde grip ve nezleden sonra en sık görülen enfeksiyon hastalığının orta kulak iltihabı olduğunu vurguladı.

Bu rahatsızlığın daha çok ilk 5 yaşta görüldüğünü, uygun tedaviyle yüzde 80-90 oranında tamamen giderilebildiğini belirten Külahlı, ”Uygun tedavi yapılamayan, tedavisi takip edilemeyen hastalarda kalıcı hasarlar bırakır. Duyma bozukluğu, menenjit, yüz felci gibi ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir” dedi.

”25-30 kurdun kulakta olması dehşet verici bir tablo”

Ali Aydın’ın çocukluğunda başlayan rahatsızlığının zamanında yeterli tedavi edilemediğini anlatan Külahlı, şunları kaydetti: ”Hastamız çocukluğunda yetersiz tedavi edilmiş, düzenli takip edilememiş. Bu sadece hastanın hatası değil. Kulak hastalıklarının çok iyi bilinmediği, iyi takip edilemediği, hasta doktor uyumunun olmadığı durumlarda böyle tablolar ortaya çıkabiliyor. Hastamız çiftçi, hayvancılıkla uğraşıyor. Çevremizde bulunan mavi, yeşil sinekler, bir dönem larvalarını, yumurtalarını sıcak ve nemli bir ortama atıyorlar. Larva orada büyüyor, gelişiyor, sayısı artıyor ve yayılmaya başlıyor. Aslında fırsat bulsa bir süre sonra büyüyecek, uçup gidecek. Hastamızın da bu şekilde kulağına yerleşmiş, büyüyüp etrafına doğru yayılmış.

20-25 tanesini ben çıkardım. Birkaçı da kendisi çıkmış. Yani 25-30 kurdun kulakta olması dehşet verici bir tablo. Hasta, kulağında bir şeyler oynadığını söylüyor. Bunların tedavisi zaten kolay. Bu ilginç olay nedeniyle kulak iltihabı konusunda uyarıda bulunmak istiyorum. Kurtları tamamen temizledik, çıkardık, hiçbir sorun kalmadı. Daha sonra kulak iltihabının tedavisine devam edeceğiz.” e-kolay

farklı nedenlerden ortaya çıkan seğirmeler artık botoksla tedavi edilebiliyor

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cenk Akbostancı, yüz ve boyun başta olmak üzere vücuttaki seğirme ve atmalar, diş sıkma ve gıcırdatmanın botoksla tedavisi konusunda bilgiler verdi.

Yüzdeki tik ve seğirmelerin farklı nedenlerle ortaya çıkabileceğini anlatan Akbostancı, ''Bu sorun 'hemifasial spazm' denilen, beynin arkasındaki atardamarın yüz sinirine baskı yapmasından dolayı görülebileceği gibi, 'blefarospazm' adı verilen, kronik göz zarı iltihabı ve göz kuruluğu halinde sık göz kırpma ihtiyacı nedeniyle beyin bunu otomatik davranış haline getirebilir'' diye konuştu.

Yüzdeki tiklerin sebebinin bilinmediğini, ancak genetik nedenlere bağlı ortaya çıkabildiğini anlatan Akbostancı, diş gıcırdatma ve sıkmanın ise kronik diş sağlığı problemlerinden kaynaklanabileceğini belirtti.

Nörolojik nedenlerden kaynaklanan sorunlar için mutlaka bir uzmana danışılması gerektiğini vurgulayan Akbostancı, seğirme ve tiklerin nedenlerinin tespit edilmesi için bazı tetkikler önerildiğini belirtti.

Akbostancı, tedavide uygulanan yöntemle ilgili şu bilgileri aktardı:

''Kuru göz probleminde göz damlasıyla sorun çözülmeye çalışılır, takibi bir göz hekimi yapmalıdır. Eğer sorun hala devam ediyorsa botoks önerilebilir. 'Hemifasial spazm'da da botoks tedavisiyle çok olumlu sonuçlar alınabiliyor. Botoks çok düşük dozda ilaç olarak kullanıldığında istemli hareketlere engel olmazken istem dışı hareketleri ortadan kaldırabiliyor. Zaten estetik amaçlı kullanımı da buna bağlı oluyor. Botoksun etkisi uygulamadan 3 gün sonra ortaya çıkıyor ve etkisi ortalama 3 ay sürüyor. Eğer hasta tedaviden memnunsa bunun 3 ayda bir tekrar edilmesi gerekiyor. Bunun sağlık açısından hiçbir zararı yok.''

''Sadece yüzde olmuyor''

Seğirme ve kasılmaların sadece yüzde olmadığını, boyun bölgesinde de görülebildiğini belirten Akbostancı, ''Servikal distoni'' denilen hareket bozukluğunda da botoksun son derece etkili olduğunu söyledi.

Mesleki nedenlerden dolayı da el, ağız ve yüz gibi bölgelerde kasılmalar ortaya çıkabildiğini anlatan Akbostancı, ''Örneğin saksafon çalan bir müzisyende ağızda, gitaristlerde elde, daktilograflarda parmaklarda kasılmalar olabiliyor. Bu durumlarda da botoks soruna çare olabiliyor'' şeklinde konuştu.

''Sorun hastaların psikolojisini olumsuz etkiliyor''

Prof. Dr. Akbostancı, tik ve seğirme gibi sorunların hastaların psikolojisini olumsuz etkilediğini, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı'nda yapılan bir araştırmaya göre, yüzde kasılması olanlarda mahcubiyet, kendini kötü hissetme gibi rahatsız edici problemler görüldüğünü belirterek, botoks tedavisiyle bu tür psikolojik problemlerin de ortadan kalktığını sözlerine ekledi.

cumhuriyet portal