Karın bölgesindeki yağları çözerek zayıflatan ve ağrıları gideren yatak

Bu yatak zayıflatıyor karın bölgesindeki yağları çözüyor iddiaya göre bu yatakta 15 dakika yatan 1 saat spor 2,5 saatlik yürüyüş yapmış gibi oluyor

Yataktaki sistem hem titreşim hem de ısı yayarak vücuttaki dolaşım sistemini harekete geçiriyor Bülent Yavuz'a göre "yatak sadece zayıflatmıyor bel ve boyun ağrılarına dolaşım bozukluklarına da iyi geliyor"

Şimdilik sadece fizik tedavi merkezlerinde sağlıklı yaşam merkezlerinde kullanılıyor ama parası olanlar bu yatağı satın alıp evinde de kullanabilir

Özel Hastanelerde Fizik Tedaviye Şok Sınırlama Çocuklara yalnızca 30 Seans

Batuhan'ı kızdıran Annesinin Kolunu, Kanadını kıran Fizik Tedaviye getirilen sınırlama Sağlık Bakanlığı Özel Hastanelerde tedavi gören çocuklara yalnızca 30 Seans Yetişkinlere ise 60 seans hak tanıyor.

Sonrası Devlet hastanesinde aylarca sıra beklemek elinde raporu olan fizik tedavi hastaları özel Rehabilitasyon merkezlerinde tedavi görüyor SGK Karşılıyordu 1 Eylül'den itibaren özel hastane kotasını dolduran ya devlette tedavi görmek için sıraya girecek ya da binlerce liralık tedaviyi kendi cebinden karşılayacak üstelik devlet hastanelerinde hali hazırda bekleme süresi 6 Ayı geçiyorken sıraya girmek zorunda kalan hastalardan biri Batuhan Serebral Palsi Hastası ömür boyu tedavi gerekiyor oysa ona 30 seans hak tanındı hastaların umudu yönetmeliğin değişmesi yoksa Batuhan'ın 18 Gizem'in 26 yılı daha 2,5 yaşındaki Ada'nın çocukluğu hiç olacak çünkü fizik tedaviyi özelde karşılayacak paraları yok.

Yürümeyi güçleştiren, dengeyi bozan Vertigo hastalığına fizik tedavisi

Yürümeyi güçleştiriyor hatta bazı hastalar yataktan bile çıkamıyor Bir çok nedeni var hastalığın adı Vertigo ve uzmanlara göre sadece ilaç tedavisi yeterli değil En yaygın Vertigo nedeni kulakta dengeyi sağlayan kristallerin yerinden oynaması uzun süre otomobil kullanmak ya da aynı pozisyonda oturmak da Vertigo'ya neden olabiliyor bu hastalık fizik tedavi ile tamamen tedavi edilebiliyor.

Uzay araştırmaları için keşfedildi bel ve boyun fıtığına çare oldu

Uzay araştırmaları için keşfedildi bel ve boyun fıtığına çare oldu

NASA Uzay araştırmalarında keşfetti bel ve boyun fıtığına çare oldu Gabriella dimitru romanyanın ünlü eskrim sporcusu 8 senedir fıtıkla başı beladaydı 

Ülkesinde bütün doktorlar ameliyat dedi 45 yaşındaki kadın ameliyat olmak istemedi çünkü sporla uğraşıyordu ameliyat olursa esnekliğini kaybedeceğini düşündü uzun süre o ağrılarla yaşadı türkiye'de uygulanan teknolojiyi duyana kadar fizik tedavisi ile birlikte uzay tedavisi uygulandı sporcuya artık ağrı kesici içmiyor her işini rahatça yapabiliyor dimitru en önemlisi de mesleğine geri döndü tedaviden çıkar çıkmaz antrenmana koşuyor.

Sosyal Güvenlik Kurumu'nun Fizik Tedavide 60 seans sınırına tepkiler var

Sosyal Güvenlik Kurumu 60 Seans fizik tedavisine kota getirdi o da 30+30 yani hasta 30 seansta iyileşemezse bir 30 seans daha verilecek kotası dolanların fazla seçeneği yok özel fizik tedavi masraflarına gitmek tabii parası olanlar.

türkiye de ilk yüz nakli gerçekleşen uğur acarın yeni yüzüyle ilk görüntüleri

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi’nde geçen 21 Ocak’ta Türkiye’nin ilk yüz nakli yapılan 19 yaşındaki Uğur Acar’ın ameliyattan 23 gün sonraki fotoğrafları basına dağıtıldı.

AÜ Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Uşak’ta tren çarpması sonucu beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 39 yaşındaki Ahmet Kaya’nın yüzün nakledildiği Uğur Acar’ın yeni fotoğraflarını ve görüntüsünü servis yaptı. Geçen 21 Ocak’ta yapılan ameliyatın üzerinden 23 gün geçtikten sonra dağıtılan fotoğraflarda Acar’ın yüzündeki ödemin inmiş olduğu görülüyor. Sakalları uzayan Uğur Acar’ın tıraş sırasında çekilen fotoğraflarında Acar’ın ayna ile ilk tanışması da görülüyor.

İLK TIRAŞI PROFESÖR ÖZKAN YAPTI

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. İsrafil Kurtcephe, AÜ Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Özkan, AÜ Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı Başkanı Yrd.Doç. Dr. Özlenen Özkan ve AÜ Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Geçici, nakil sonrası geçen 10 Şubat Cuma günü akşama doğru ilk sakal tıraşı yapılırken ve aynada yeni yüzünü görürken Uğur Acar’ı yalnız bırakmadı. Acar’ın ilk tıraşını operasyonun mimarı Prof. Dr. Ömer Özkan’ın köpük ve jiletle yaptığı belirtildi.

MİMİKLER İÇİN 6 AY

Uğur Acar’ın sağlık durumunun çok iyi olduğunu bildiren Prof. Dr. Ömer Özkan, şunları söyledi:

"Uğur ilk tıraşını oldu. Uğur gerek psikolojik, gerekse fiziksel anlamda çok güçlü bir genç. Onun azimli ve bu denli güçlü olması bizim de işlerimizi kolaylaştırıyor. Böyle bir hastaya sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Doku reddi olmasın diye ilaçlarımızı veriyoruz. Birinci aydan itibaren hızla ilaçları azaltacağız. Aslında şu andan itibaren doğal yaşamına devam edebilir. Tedbir amaçlı bir süre daha yakın kontrolde tutmak istiyoruz. Gülme, ağlama gibi mimik hareketlerini yapabilmesi için ise altı aya ihtiyacımız var. Hemen hemen bütün mimik hareketlerini kullanmasını bekliyoruz. Bu tabi Uğur’un iyileşme süreci ve alacağı fizik tedavi ile ilgili. Bu aynı zamanda ameliyat sırasında bağladığımız sinirlerin iyileşmesi ile de bağlantılı, biz çok ümitliyiz."

"UĞUR HARİKA GÖRÜNÜYOR"

Prof. Dr. Özkan ameliyatın birinci ayı dolunca Uğur Acar’ı basın mensuplarının karşısına çıkararak Türkiye’nin ilk nakil yüzünü kamuoyu ile tanıştıracaklarını söyledi. Prof.Dr. Özkan, "Her şey böyle güzel devam ederse 45’inci günde taburcu etmeyi düşünüyoruz" dedi.

Türkiye’nin ilk yüz nakilli hastasını odasında ziyaret ederek, yüzünü ilk gördüğü anın heyecanını paylaşan AÜ Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, "Uğur harika gözüküyor. Bizim hastanemizde kendisinin varlığı, bize de böyle bir başarıyı yakalama şansı verdi. Uğur 2012’de Türkiye’ye uğurlu geldi. İnşallah hem üniversitemizde, hem Türkiye’de, hem de Uğur’un kendi hayatında 2012 ve sonrası yıllar hep uğurlarla, güzelliklerle yol alır" diye konuştu.

PSİKOLOJİK DESTEK YOK

Uğur Acar’ın nakil öncesinde ve sonrasında son derece pozitif olduğunu belirten AÜ Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Geçici ise, "Kendisine psikiyatrik bir destek vermedik, hatta psikolojik bir destek de vermedik. Sadece psikiyatrik bir problem olmasın diye yanında olduk. Bundan sonra da öyle olacak. Uğur’un şu anda bir psikiyatrik problemi yok. Biz sadece yeni yüzüne alışması için Uğur’a destek vereceğiz" diye konuştu.

Uğur’un değişimini değerlendiren AÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç.Dr. Özlenen Özkan, "Artık onu farklı bir hayat bekliyor" diyerek yüz bağışında bulunan aileye de teşekkür etti. Prof. Dr. Özkan, operasyonun en önemli sonuçlarından birinin de organ ve uzuv bağışındaki artış olduğuna dikkat çekti.

TEDAVİLERİ SÜRÜYOR

Uşak’ta tren çarpması sonucu beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 6 çocuk babası 39 yaşındaki Ahmet Kaya’nın yüzü Türkiye’de ilk defa yapılan ameliyatla Uğur Acar’a kolları ve sağ bacağı ise 34 yaşındaki Atilla Kavdır’a geçen 21 Ocak’ta 9 saat süren ameliyatla nakledildi. Kılcal damarlar nedeniyle uyum sorunu yaşayan ve morarma görülen bacak ertesi gün ameliyatla alınırken, Acar’ın tedavisi normal serviste, Kavdır’ınki ise yoğun bakımda sürüyor.

ESPRİYLE HERKESİ GÜLDÜRDÜ

Türkiye’nin ilk yüz nakli olan Uğur Acar, sakal tıraşından sonra kendisini ziyaret eden AÜ Rektörü Prof.Dr. İsrafil Kurtcephe’nin, "Seni çok yakışıklı gördüm maşallah. Şimdi sen dünyanın en yakışıklı, en tanınan adamlarından birisin" sözleri üzerine, "Teşekkür ederim" diyerek karşılık verdi. Yüzünü görmek isteyip istemediği sorulan Acar, "Merak ediyorum" dedi. Prof. Dr. Ömer Geçici’nin "Çok yakışıklı görünüyorsun" sözleri üzerine Acar, şunları söyledi:

"Güzel olduğuna eminim. Görmediğim için bir şey diyemiyorum ama çok iyi olduğuna eminim. Benim için eski hayatım ve yeni hayatımda bir fark olmayacak. Sadece yüzüm değişti. Yeni hayatımda bir değişiklik olmayacağına eminim. Buradan bir şey söylemek istiyorum. Nakil için izin veren aileye çok teşekkür etmek istiyorum. Allah, razı olsun. Hastaneden ilk çıktığımda kendilerinin yanına gitmek, onlarla tanışmak istiyorum."

Acar, "Hastaneden taburcu edildikten sonra ilk ne yapacaksın?" sorusuna", "Şu anda düşüncem ilk önce annem ameliyat olacak, ona destek olmak istiyorum. Sonrasında nakili bağışlayan aile ile görüşeceğim. Hepsinin yanına gidip tokalaşacağım. Sonra köyüme gideceğim. Artık sokakta rahat rahat dolaşırım. Eskiden beni gördüklerinden tepki veriyorlardı. Ben aldırmıyordum. Nasıl olursam olayım bu hayatta yaşıyorum" diye konuştu.

ÖNCEK DOKTORLARA TEŞEKKÜR ETTİ

Aynaya baktıktan sonra ilk kez yeni yüzünü gören Uğur Acar, "Bütün Türk doktorlarına başarılar diliyorum. Bundan daha iyisi olamaz" diyerek baş parmağını kaldırıp ’Tamam’ işareti yaptı.

Prof.Dr. Ömer Özkan, sinirlerinin 6 ay sonra hareket edeceğini söyleyince Uğur Acar, "Biz sinirlenmeyiz zaten" diyerek yaptığı espri ile herkesi güldürdü.

Uğur Acar’ın kardeşi Ali Acar ise, "23 gündür başındaydım. Bağış yapan aileye teşekkür ediyorum. Bundan sonra ben de organlarımı bağışlayacağım. Kardeşime bakıyorum, benden de yakışıklı oldu. Bundan sonra çıktığımızda kardeşimle bir hamama gideceğiz. Sonra bir kahvaltı yapmak istiyorum. Ameliyata girdiği zaman konuşmuyordu, bana ne yapmak istediklerini yazıyordu" dedi.

’HER ŞEYİYLE AYNI AHMET’

Türkiye’nin ilk yüz nakli hastası Uğur Acar, yeni yüzüyle tanışırken verici Ahmet Kaya’nın Antalya’da yaşayan yengesi Fatma Kaya, "Her şeyiyle aynı Ahmet. Şu anda şoktayım, tüylerim diken oldu. Hiç bir şeyi tarif edemiyorum" dedi.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde 23 gün önce Türkiye’nin ilk yüz nakli ameliyatını olan mermer işçisi Uğur Acar, aynada ilk kez kendini görürken Acar’ın basına dağıtılan fotoğrafları verici Ahmet Kaya’nın yakınlarını şaşkına çevirdi. 39 yaşındaki Kaya’nın Antalya’da oturan yengesi Fatma Kaya, ilk kez fotoğrafları görünce gözyaşlarını tutamadı. Yenge Kaya’ın Acar’ın ameliyattan 23 gün sonra yayınlanan ilk fotoğraflara tepkisi, "Göz yapıları aynı Ahmet, tıpkı Ahmet" oldu.

Acar’ın Ahmet Kaya’ya ’bu kadar’ benzeyeceğini hiç tahmin etmediğini belirten yenge Fatma Kaya, "En çok kaş yapısı benziyor. Zaten şu anda tüylerim diken diken oldu. Gözler, burun, dudak tıpkı. Saç yapısı da benziyor. Ahmet de zayıftı, elmacık kemikleri tıpkı" diye konuştu.

Basına dağıtılan fotoğraflar arasında Acar’ın sakallı fotoğrafındaki bakışların Ahmet Kaya’yla bire bir olduğunu kaydeden Fatma Kaya, "Bakışı tıpkı. Ahmet’in de göz kapakları düşüktü, çukurdu. Olduğu gibi Ahmet" dedi. Fotoğraflara bakarken gözleri dolan ve ağlayan yenge Kaya, "Bu kadar benzerliği, vallahi, ameliyat olduktan sonra bekliyordum ama bu kadar olacağını tahmin etmiyordum. Şuna bak, sakallı hali tıpkı. Sakal bırakırdı onda da seyrek seyrek çıkardı. Şu hali yemin ederim Ahmet" diye konuştu.

Yüz nakli olan Uğur Acar’ın genel anlamdaki zayıflığının da Ahmet Kaya ile benzediğini kaydeden yenge Kaya, "Ahmet de sarışındı. Kayınvalidem ’Sarı Ahmet’im’ diye severdi. Herşeyiyle aynı Ahmet. Şu anda şoktayım, tüylerim diken oldu. Hiç bir şeyi tarif edemiyorum" dedi.

Ahmet Kaya’nın Antalya’da yaşayan 19 yaşındaki kızı Leyla Kahveci ise konuşmak istemedi. Sürecin duygusal olarak kendisini etkilediğini ve yıprattığını belirten Kahveci, "Henüz ne fotoğrafları, ne de Uğur Acar’ı gördüm. Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan’dan haber bekliyorum" dedi.

DHA

halsizlik ve yorgunluk varsa yumuşak doku romatizmasına işaret olabilir

Memorial Hizmet Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uz. Dr. Demet Tekdöş Demircioğlu, fibromiyalji sendromu ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Kadınlarda daha sık görülüyor

Fibromiyalji sendromu yaygın ağrı şikayeti ile birlikte, hassas noktaların varlığını kapsayan bir yakınmalar topluluğudur. Toplumda sıklığı yüzde 1 ile 5 arasında değişmektedir. Sıklıkla kadınlarda görülmekle beraber; her iki cinsi ve her yaş grubunu etkileyebilen bir durumdur.

Çoğunlukla yaygın vücut ağrısı, uyku bozukluğu, yorgunluk, tüm vücutta tutukluk, baş ağrısı, ellerde ve ayaklarda uyuşma gibi pek çok farklı yakınmalar bir arada görülebilmektedir.
Bu sendromun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte; travma, spor yaralanmaları, uyku bozuklukları, otonomik disfonksiyon, psikolojik bozukluklar ile ilişkili olabileceği bilinmektedir.

3 aydan fazla süren belirtilere dikkat!

Fibromiyalji tanısı, sıklıkla kronik ağrı öyküsü ve hassas noktaları ortaya çıkaran fizik muayene ile konulur. Bu öykü en az 3 aydan beri sürmekte olan vücudun üst ve alt yarısında yer alan ağrıyı da içermelidir. Fizik muayene 18 adet daha önce tanımlanmış hassas noktanın 11 tanesinde ağrı oluştuğunu göstermelidir. Yakınmayı açıklayacak fiziksel bulgunun olmaması beklenmekle birlikte bölgesel ve sistemik hastalıkların ayırıcı tanısının yapılabilmesi için ayrıntılı muayene yapılması önemlidir.

Hastalık konusunda bilinçli davranın

Fibromiyalji sendromunun ilerleyici olmaması ve hastalarda uzun dönemde yaşam süresinin etkilenmediği unutulmamalıdır. Öncelikle hasta eğitimi önemlidir. Uzun süreli oturma, ayakta durma, stres, uzun süreli yazı yazma, ağırlık kaldırma, kolların gergin pozisyonda çalışma yüzeyinde bulunması gibi faktörler fibromiyaljinin belirtilerini şiddetlendirebileceği akılda tutulmalıdır.



Uygun tedavi ağrıyı azaltarak yaşam kalitesini yükseltir

Tedavide amaç ağrı ve yorgunluktan yakınan fiziksel ve sosyal yaşamı etkilenmiş kişinin yakınmalarına yönelik tedavi seçeneklerini hazırlamaktır. İlaç tedavisinde ağrı kesiciler, kas gevşeticiler, antidepresanlar tercih edilir. Fizik tedavi ajanlarının yanında egzersizler (Yürüyüş, koşu, bisiklet egzersizleri) önerilir. Fibromiyaljinin tedavisinde ilaç tedavisi daha çok hastanın şikayetlerine yönelik uygulanır. Fizik tedavide sıcak, soğuğun ve elektriksel uyarının fizyolojik etkilerinden yararlanarak kaslarda gevşeme ve yumuşak doku ağrılarının giderilmesi amaçlanır.

Aerobik egzersizler örneğin yürüyüş, egzersiz bisikleti ve su tedavileri ağrıyı kontrol altına almaktan çok hastaların fiziksel fonksiyonlarını artırır, ağrılı noktaların algılanmasını azaltır. Bu tedavi yöntemlerinin kombine olarak uygulanmasının daha faydalı olduğu yapılan çalışmalar da gösterilmiştir. Fibromiyalji sendromunun kesin tedavisi yoktur ancak, uygulanan tedavi yöntemleri ile hastalar ağrıyı daha az algılar ve yaşam kalitelerini yükseltirler.
cumhuriyet portal

depresyondan romatizmaya ilaçsız manyetik alan tedavisi

Tamamlayıcı tıbbın bir kolu olan manyetik alan tedavisi, hastalara hızlı ve ilaçsız tedavi seçeneği sunuyor.

Beslenme ve çevre şartları, stres ve elektro-manyetik kirlilik...

Tüm bu faktörler vücutta, hücrelerin etrafındaki doğal elektro-manyetik alana zarar veriyor, bağışıklık sistemini çökertiyor.

Fizik-tedavinin tamamlayıcı bir dalı olan manyetik alan tedavisi ise zarar gören hücrelerin yenilenmesini sağlıyor.

Enerji Tıbbı Uygulamaları Derneği Başkanı Dr. Mustafa Erşin, "Manyetik alan tedavisi, vücudun hücreler tarafından üretilen elektromanyetik aktivitesinin suni cihazlar yardımıyla vücuda gönderilerek, hücrenin çalıştırılmasının sağlanması ve hücrelerin iyileşmesini sağlayan bir yöntem" diye konuştu.

Tedaviye başlayacak hastalara ilk önce parmak uçlarından kapsamlı bir vücut taraması yapılıyor.

Dr. Mustafa Erşin, "Sonrasında da manyetik alan tedavisinin uygulanacağı bölgeler belirlenebiliyor." diyor.

Tedavide, özel manyetik alan üreten yataklar kullanılıyor.

Ağrı giderici ve ödem çözücü nitelikteki manyetik alan tedavisi, hamileler hariç herkese uygulanabiliyor.

Tedavinin aylık maliyeti 500 lira...
trt türk

aşırı soğuk ve rüzgarlı havalarda yüz felci için alınabilecek tebdirler

Son günlerde aşırı soğuk ve rüzgarlı havaların, yüz hareketlerini sağlamak amacıyla beyinden gelen komutları kaslara ileten sinirlerde yarattığı sorunlar nedeniyle yüz felcinin meydana geldiğini belirten Mardin Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Salih Güçlü, dışarıya çıkan vatandaşlara mutlaka bere, atkı ve eldiven giymelerini tavsiye etti.

Güçlü, "Aşırı soğuk ve rüzgarlı havaların yüz felcini tetiklemesinden dolayı dışarı çıkarken boyun ve yüzün korunması gerekir. Felç anında yüzün yarısı kısmen hareketsiz ve ifadesiz kalır.

Yüz felci geçiren hasta alnını kırıştıramaz, gözünü kapatamaz, dişlerini gösteremez, dudaklarını büzemez. Ağız köşesi kıvrımı düzleşir. Dilin ön kısmında tat duyusu bozulur. Yüz şeklinde de değişiklikler meydana gelir" dedi

Yüz felci hastalarının çoğunun ilaç tedavisi veya fizik tedavi yardımıyla hızla düzelebileceğini vurgulayan Dr . Salih Güçlü, şunları söyledi:

"Bazen de cerrahi tedavi gerekiyor. Hastaya, yüzün mimik kaslarını hareket ettirmesi için sakız çiğnemesi önerilir, yüz kasları üzerine masaj yapması tavsiye edilir.

Yüz felcine maruz kalmamak için özellikle rüzgarlı ve soğuk havalarda dışarı çıkarken bere, boyun ve yüz atkıyla sarılmalı. Duş ve baş yıkama sonrası kurumadan dışarı çıkılmamalı.

Özellikle bu önlemler sonbahar ve kış mevsiminde sıklığı artan yüz felci gelişiminden kısmen de olsa korunmayı sağlanabilir."
trt türk