-->
diyaliz tedavileri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diyaliz tedavileri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1/03/2012

tedavi öncesinde ek ücret için hasta veya hasta yakınından yazılı onay istenecek

    1/03/2012 09:25:00 ÖS   Yorum yok

Değişiklikle bundan böyle check-up, kampanya ya da tarama kapsamında yapılan işlemler SGK’ye fatura edilemeyecek. Acillerdeki müdahalenin ardından hasta veya hasta yakınına, bundan sonraki tedaviler için ilave ücret alınacağı, bu ücretleri de SGK’den talep etmeyeceği konusunda “acil halin sona erdiğine ilişkin taahhütname” imzalatılacak.

ek ücret için

1 Ocak’tan itibaren uygulamaya giren “SGK Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ”de şu düzenlemeler yer alıyor:

- Sağlık hizmeti sunucusu, sunduğu sağlık hizmetleri öncesinde, alacağı ilave ücrete ilişkin olarak hasta veya hasta yakınının yazılı onayını alacak. Bu yazılı onay alınmadan, işlemler sonrasında herhangi bir gerekçe ileri sürülerek ilave ücret talebinde bulunulamayacak.

- Hastanın acil haller nedeniyle sağlık hizmeti sunucusuna başvurması ve acil halin sona ermesi durumunda, acil halin sona erdiğine ve müteakip işlemlerin ilave ücrete tabi olduğuna ilişkin hastaya/hasta yakınına “Acil Halin Sona Ermesine İlişkin Taahhütname” imzalatılacak. Taahhütnamede, “Acil hal nedeniyle başvurduğum....’da yapılan tedavim sonrası acil halimin sona erdiği ve bundan sonra sunulacak sağlık hizmetleri için Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından belirlenen usul ve esaslara göre ilave ücret ödemeyi ve ödediğim ilave ücreti Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan talep etmeyeceğimi kabul ve taahhüt ediyorum” ifadesi yer alıyor.

- Sağlık hizmeti sunucusu, ilave ücrete ilişkin olarak düzenlemiş olduğu faturada, yapılan işlemlerin ‘SUT işlem’ kodunu ve tutarlarını ayrıntılı olarak belirtmek ve bu faturayı yatan hasta tedavilerinde en geç hastanın taburcu olduğu tarihte, diğer tedavilerde ise işlemin yapıldığı tarihte hastaya/hasta yakınına vermek zorunda olacak.

- Sağlık hizmeti sunucularınca gerçekleştirilecek check-up, kampanya ya da tarama kapsamında yapılan işlemler SGK’ye fatura edilemeyecek.


- Diyaliz tedavisi süresince, Diyaliz Merkezleri Hakkındaki Yönetmelik’te belirtilen tetkikler, hemodiyaliz uygulaması sırasında ortaya çıkan acil durumda yapılması gereken diğer tetkiklerle gerektiğinde ve özellik gösteren hastalara daha sık yapılan tetkiklerin tümü fiyata dahil olup ayrıca faturalandırılmayacak.

Tetkikleri yaptırılmayan hastaların diyaliz tedavilerine ait ücretleri ödenmeyecek.

3/22/2011

aynı hastadan böbrek nakli olan iki hasta kanser oldu dava açıyorlar

    3/22/2011 06:12:00 ÖS   Yorum yok
hasta kanser oldu

İngiltere'de aynı hastadan böbrek nakledilen iki kişi kansere yakalandı.


Olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı.

Liverpool'da geçen Kasım'da beyin kanamasından ölen 56 yaşındaki bir kadın hastanın böbreklerinden biri 59 yaşındaki Rob Law'a diğeri de 47 yaşındaki Gillian Smart'a nakledildi.

Adı açıklanmayan kadının kanser olduğu ameliyatlardan önceki testler sırasında tespit edilemedi. Sonradan yapılan otopside, kadının nadir görülen bir kanser türü olan B hücreli lenfoma hastası olduğu anlaşıldı.
'İkinci el organ"

Böbrek nakli yapıldıktan sonra kansere yakalanan iki hasta da şimdi kemoterapi görüyor.


Gillian Smart, BBC'ye "Böbrek hastası olarak diyaliz sırasında ölümü kabulleniyorsunuz. Çok ölüm görüyorsunuz. Ancak kanser yüzünden ölümle yüzyüze geleceğimi düşünmemiştim. Bu çok ciddi ve mücadele edilmesi zor bir kanser türü" dedi.

İki hasta da, otopsiye kadar, nakil yapılan hastanın kanser olduğunun neden tespit edilemediğini soruyor ve dava açmaya hazırlanıyor.


Smart, "Bu sorunun yanıtını almak istiyorum çünkü her yıl 10 bin organ nakli için bekliyor. Nakledilecek organdan kanser ya da başka bir hastalık geçmemesi gerektiğini biliyor olmalılardı" diye konuştu.

İngiliz Sağlık Hizmetleri Kurumu NHS'in organ nakli biriminden Prof. James Neuberger, bu yolla kanserin başka bir hastaya geçmesinin çok nadir görülen bir durum olduğunu belirterek, hastaların yaşı ilerledikçe birçok organın kanser taşıma olasılığının arttığını belirtti.

"Organ nakli sorunsuz değil. Sonuçta bunlar ikinci el organlar" diyen Neuberger sorunun boyutlarını bilmediklerini de kabul etti.
bbc türkçe sağlık

3/12/2011

böbrek nakli ve böbrek yetmezliği hakkında doğru sanılan yanlışlar

    3/12/2011 08:58:00 ÖS   Yorum yok
doğru sanılan yanlışlar

Ülkemizdeki kronik böbrek yetmezliği hastalarının yarısından fazlasının böbrek nakline aday olmasına rağmen; böbrek nakli konusunda halk arasında doğru bilinen yanlışlar, hastaların hayat boyu diyalize girmesine ya da yaşamlarına mal oluyor. 


Memorial Şişli Hastanesi Böbrek Nakli Sorumlusu Op. Dr. Burak Koçak, “10 Mart Böbrek Sağlığı Günü” öncesinde, böbrek nakli ile ilgili toplumda yaygın fakat yanlış olan inanışlar hakkında bilgi verdi.


“Kronik böbrek yetmezliğim var; ancak diyalizle gidebildiğim yere kadar gideceğim”


Yanlış! Kronik böbrek yetmezliğinin en ideal tedavisi böbrek naklidir. Kişi diyalize hiç girmeden böbrek nakli olabilirse, en iyi sonuçlar elde edilmektedir. O nedenle biz hastalara daha diyalize ihtiyaç duymadan, kronik böbrek yetmezliği sürecindeyken, diyalize başlamadan hemen önce böbrek nakli olup, hayatlarına konforlu bir şekilde devam etmelerini öneriyoruz.


“Böbrek nakli sonrası yarım insan olacağım”


Yanlış! Canlıdan canlıya yapılan organ nakillerinde vericilerin sağlıklı bir şekilde hastaneye gelmesi, en kısa sürede taburcu edilmeleri ve konforlu bir hayat sürmeleri çok önemlidir. Yapılan tetkikler sonucunda kişinin böbrek vermesi açısından en ufak bir risk görüldüğü takdirde, bu kişiler böbrek vericisi olarak kabul edilmemektedir. Şunu biliyoruz ki; böbrek vericileri bu işlemden dolayı uzun vadede artmış bir böbrek hastalığı riski ile karşı karşıya değildir. Bundan dolayı ameliyatın son derece güvenli olduğu ve bu kişilerin hayatlarına sağlıklı bir biçimde devam ettikleri vurgulanmalıdır.


“Nakil olursam çocuk sahibi olamayabilirim”

Yanlış! Böbrek vericileri ameliyat sonrası rahatlıkla hamile kalıp, sağlıklı bir gebelik sürecinin sonunda çocuk doğurabilmektedirler. Alıcılar için ise durum şöyle özetlenebilir: Böbrek yetmezliği çeken hastalarda üreme yeteneğinde azalma ile birlikte gebe kalma ile ilgili bazı problemler ortaya çıkabilmektedir. Ancak böbrek nakli, sanılanın aksine, kadın hastalarda gebe kalma şansını; erkek hastalarda da üreme yeteneğini artırmaktadır. Bayanlar naklin birinci yılından sonra gebe kalıp, gerekli kontrollerle birlikte rahatlıkla çocuk sahibi olabilmekte ve bebeklerini emzirebilmektedir.
             

“Nakilden sonra da hayat boyu bol su tüketmek zorunda kalacağım”

Böbrek nakli olan hastalarının günde 1-1,5 litre, idrar çıkaracak şekilde, sıvı tüketmeleri gerekmektedir. Nakil yapılan böbreklerin normal böbreklere göre susuz kalmaya direnci daha zayıf olacağından hastaların dikkatli olmaları önemlidir.


“Ailemde kimseyle aynı kan grubuna sahip değilim. Bu nedenle onlardan organ alamam.”

Yanlış! Böbrek nakli kan uyumlu kişiler arasında yapılabildiği gibi kan uyumsuz alıcı ve verici arasında da yapılabilmektedir. Dünya’daki sonuçlara baktığımızda kan uyumsuz nakillerin başarısının kan uyumlu olarak gerçekleştirilen operasyonlarla aynı olduğu görülmektedir


“Şeker hastası olduğum için böbrek nakli olamam”

Yanlış! Şuanda dünyada böbrek yetmezliğinin en sık sebebi şeker hastalığıdır. Kişi hem şeker hastası ise hem de kronik böbrek yetmezliği sorunu var ise diyalizdeki yıpranma süresi çok daha hızlıdır. Böbrek yetmezliğine bağlı olarak nakilden en çok fayda gören grup, şeker hastalarıdır. Bu nedenle kronik böbrek yetmezliği ve şeker hastalığı olan hastalara hiç diyalize hiç girmeden en kısa sürede böbrek nakli olmaları önerilmektedir.


“Hepatit C hastasıyım, böbrek nakli olamam”

Yanlış!  Hepatit C hastaları da aynı şeker hastaları gibi böbrek sağlığı açısından hızla problemli bir sürece girmektedirler. Bu nedenle bu hasta grubu da böbrek naklinden çok büyük fayda görmektedir. C tipi sarılığı olan hastalara da mutlaka en kısa sürede böbrek nakli olmalarını önerilmektedir. Hastalar eğer karaciğer sirozları yoksa rahatlıkla böbrek nakli olabilmektedir. Ama bu hastalarda çok dikkatli olunması gerekmektedir. Çünkü hepatit C siroza yol açmaktadır. Hastanın sirozu varken tek başına böbrek nakli yapılması yeterli değildir. Bu son derece yanlış bir uygulamadır. Bu hastaların hem karaciğer hem de böbrek nakli olması gerekmektedir. Hastaların bu iki naklin beraber yapıldığı bir organ nakli merkezinde değerlendirilmesi ve tedavi süreçlerinin buna göre belirlenmesi önerilmektedir.


“Mesane hastalığı olanlar böbrek nakli olamaz.”

Yanlış! Mesaneye bağırsaktan yama yapılması, mesanenin büyütülmesi gibi ameliyatlarla mesane hastalığı tedavi edildiği takdirde böbrek naklinin sonuçları artık diğer hastalardan farklı değildir. Gelişen teknoloji ve ilerleyen ameliyat teknikleri ile ürolojik hastalıklar böbrek nakli için engel oluşturmamaktadır. Bu bilimsel gerçekleri bilmeden yaşamlarını hala diyalizde sürdüren pek çok hasta mevcuttur. Ancak bu kişilerin başarılı bir böbrek nakli olup, hayatlarını daha konforlu bir şekilde devam ettirebileceklerini bilmeleri gerekir.
cumhuriyet portal

12/29/2010

özel hastanelere haksız yere ek ücret talebi cezası

    12/29/2010 09:51:00 ÖS   Yorum yok

Kimi özel hastane acile başvuran hastadan fark ücreti aldı, kimi de gece tarifesi uyguladı. Ancak bu hastaneler Sosyal Güvenlik Kurumu'nun denetiminden kaçamadı.


ek ücret talebi cezası

Sağlık Bakanlığı yayınladığı genelge ile acil servise başvuran hastalardan fark ücreti alınmayacağını duyurmuştu. Ayrıca, yoğun bakım, yanık ve kanser tedavisi, organ doku ve hücre nakilleri, doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemler, diyaliz tedavileri, kardiyoloji ve yenidoğana yapılan sağlık hizmetlerinde de vatandaştan ek ücret talebini yasaklamıştı.
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .