-->
depresyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
depresyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5/24/2011

menopoz öncesi sorunlar müdahale edilmesse klinik depresyona dönüşebiliyor

    5/24/2011 11:04:00 ÖS   Yorum yok
klinik depresyona dönüşebiliyor

Kadınların ömrünün üçte birini kapsayan menopozdaki ruhsal ve fiziksel sorunların başarıyla çözümlenmesi, hem bireysel hem de toplumsal açıdan büyük önem taşıyor. 


Menopoza giriş yaşı dünya genelinde 51 iken, ülkemizde bu yaş 46-48 arası kabul ediliyor. Dişiliğin mimari olan östrojen hormonu, aynı zamanda kadınları ciddi sağlık sorunlarından da koruyucu bir özelliğe sahip. Bu yüzden de kadınlar erkeklere oranla sağlık açısından her zaman şanslı sayılıyorlar. Ancak menopoz sonrasında östrojen üretimi olmadığından, kadınlar bu koruyucu etkiden yoksun kalıyor.

Bu erken dönemde görülen şikayetler, kadın yaşamını zorlaştıracak boyutlara ulaşıyor. Nedenler arasında östrojenin kan düzeyindeki azalma ve son zamanlarda progesteron, androjen gibi diğer hormonların da etkisinden söz ediliyor.


Psikolojik sorunlar



Daha önceden düşük benlik saygısı ve yaşantısından yeterince hoşnut olmama gibi psikolojik zorluklar yaşayan kadınlar, menopozdan daha çok etkileniyor. Menopoz, psikolojik olarak çocuk doğurma ve büyütme yeteneğinin kaybı olarak yaşanıyor.

Acıbadem Kadıköy Hastanesi
Psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Ece Orhon şöyle konuşuyor:
“Östrojen  eksikliği, direkt olarak psikolojik bozulmaya yol açmaz. Bu hormonun azalması ateş basmaları, uyuşmalar, gece ve gündüz terlemeleri, şişkinlikler, baş dönmesi, denge bozuklukları, çarpıntı gibi birçok otonom sinir sistemi yolu ile ifade edilen şikayetlere yol açar. Bunları yaşayan kadın da, duygusal zayıflama, iç sıkıntıları karamsarlık, isteksizlik ve birçok konuda memnuniyetsizlik hali baş gösterebilir. Her kadında  ruhsal sorunlar görülmez. Kadının kişiliği, özgüveni, meşguliyetleri çalışıp çalışmaması ile direkt ilişkilidir. Özgüveni olan, geçirdiği dönem özelliklerini tanıyan, işi gücü, mesleği ve gerçek meşguliyetleri olan kadınlarda ciddi ruhsal sorunlar, başka tıbbi ortaya çıkarıcı nedenler de yoksa, görülmez.”


Klinik depresyon riski


Gerek bedensel gerekse ruhsal bir çok şikayeti bir arada  yaşayan kadının bireysel, sosyal, iş yaşantısındaki üretkenliği etkileniyor. Bu durum yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Bu dönemdeki şikayetlerin menopoza girmeden önceki yıllardan da başlayabildiğini belirten Psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Ece Orhon ”Menopoza girdikten sonra 4-5 yıla kadar yaşanabilir. Uzman yardımı gereken durumlarda, yardım alınmazsa ruhsal sorunlar klinik depresyona dönüşebilir” uyarısında bulunuyor ve ekliyor:

Kadınların öncelikle jinekologlar ve psikiyatristler tarafından bilgilendirilmeleri ve bu dönemin özelliklerinin anlatılması doğru bir yaklaşımdır. Ruhsal sorunlar önce değerlendirilip, depresyon aşamasına gelinip gelinmediğinin tanısı konulur. Destekleyici, özgüveni yükseltici, bu yeni dönemi planlayıcı yaklaşım ve programlar yapılır. Eğer tanı klinik depresyon ise mutlaka ilaç tedavisi gereklidir. En az 6 ay süren bu tedavi yalnız ilaç uygulaması ile olmamalıdır. Kadının benlik saygısını ve özgüvenini yükseltici, destekleyici psikoterapotik yaklaşım gereklidir.”


Hormon ve antidepresanların ortak kullanımı

Menopoz döneminde, vücutta eksilen östrojenin yerine konulması olarak tanımlanan HRT tedavileri günümüzde kişinin risklerine göre özel olarak planlanıyor. Yapılan araştırmalarda menopozdaki depresyona girmiş kadınlarda düşük doz östrojen ve antidepresan ilaçların birlikte kullanımının başarılı sonuç verdiğinin gözlendiğini belirten Doç. Dr. Orhon şöyle devam ediyor:

“Hormonların doğal olanları tercih edilmelidir. Antidepresanlarla, düşük doz östrojenin birbirlerinin etkilerini arttırdığını ve kadınların şikayetlerinde düzelme olduğu görülüyor. Yaşam sevinci, hayata bağlılığını arttırıcı yaklaşım gereklidir. Kadın, hayata dört elle sarılmalıdır. Bugüne kadar görevlerini en iyi şekilde  yapmış olmanın huzuruna, yılların deneyimini birikimlerini katmalıdır. Artık kendisi için daha çok zaman ayırmalı ve önceden isteyip de yapamadıkları gündeme gelmelidir. Üretkenliğini, kendisine yaptığı yatırımları hayata geçirmelidir. Sosyal ve mesleki kimliği mutlaka korunmalıdır. Yaşam biçiminde kendisine olan saygısını, üretkenliğini koruyan ve çalışmayı sürdüren kadın artık huzurlu ve mutlu bir döneme geçmiş olmaktadır.

Menopoza girmeden önce alınacak tedbirler içinde en önemlisi, menopoz öncesi tıbbi ve ruhsal hazırlıkların doğru ve yeterli olarak yapılmasıdır. Bu dönemin hayatın normal bir diğer dönemi olduğunu, sadece doğurganlığın sonlandığını ve bunun getirdiği rahatlamayı da hatırlamalıdır. Ayrıca yaşam deneyimlerinin getirdiği bilgilerle duygu ve düşüncelerinde olgunlaşmanın yaşandığı haz verici doyumlu ve özgür bir dönemdir.” 

cumhuriyet portal 

3/16/2011

iskoçya'da gençlerin ruhsal ve fiziksel gelişimi için okullara uyku dersi konulacak

    3/16/2011 03:19:00 ÖS   Yorum yok
okullara uyku dersi

İskoçya'da ergenlik çağındaki gençlere uyuma dersi verilmesi için okullara ilave kaynak sağlanması kararlaştırıldı.



"Sleep Scotland", ya da Türkçesiyle "Uyu İskoçya" adındaki hayır kurumu tarafından hazırlanan eğitim programı okullarda müfredatın parçası haline gelecek.


Amaç, gençlerin fiziksel ve ruhsal gelişiminde uykunun önemine dikkat çekmek.

Hayır kurumu, geceleri televizyon ve bilgisayar başından ayrılmayan ya da cep telefonuyla sohbete dalan gençlerin, büyük bir olasılıkla ihtiyaçları olan 9 saat saatlik uykuyu alamadıkları kanısında. Oysa yeteri kadar uyumamak eğitimdeki başarıyı ve sağlığı etkiliyor.

Uykusuz kalmak, aşırı şişmanlık, çocukların boylarının fazla uzayamaması ve depresyon riskinin artması gibi sorunları beraberinde getiriyor.
Biyolojik saat bozuluyor

Hayır kurumu geçen yıl Glasgow'daki ortaokullarda öğretmenlere uyuma derslerinde kullanacakları malzemeleri hazırlamakta yardımcı olmak için bir pilot program yürüttü.

Sleep Scotland'ın yöneticisi Jane Ansell, "Hiçbir anne-baba çocuğunu yeteri kadar yedirmeden ya da giydirmeden okula göndermeyi aklından bile geçirmez, o halde neden yeteri kadar uyumadan gönderiyorlar?" sorusunu yöneltti.

"Öğrenciler sabah kalkmakta ve dikkatlerini toplamakta zorlanıyor. Uyku sorunu olduğu apaçık."


Sleep Scotland, gençlere uykunun önemini ve iyi uyuma alışkanlıkları edinmeyi öğretmeyi amaçlıyor.

Edinburgh'daki James Gillespie's okulundaki rehber öğretmen Kate Pearce, "Öğrenciler sabah kalkmakta ve dikkatlerini toplamakta zorlanıyor. Uyku sorunu olduğu apaçık" diyor.

Sleep Scotland'ın açıklamasına göre, ergenlik çağındaki gençlerin uyuma oranlarında bütün dünyada son 10-20 yıl boyunca sürekli bir azalma görülüyor.

Hayır kurumunun hazırladığı raporda, gençlerin haftasonu geç kalkarak eksik uykularını tamamlayacaklarını düşündükleri, oysa haftasonları daha da geç yatarak tıpkı uzun uçak yolculukları sonrasında olduğu gibi biyolojik saatlerinin bozulmasına yol açtıkları belirtiliyor ve şöyle deniyor:

"Cuma ve Cumartesi akşamları sürekli olarak, bazen normalden 4, hatta 6 saat geç yatan öğrenciler her haftasonu New York'a gitmiş kadar oluyor."
bbc türkçe yaşam

1/13/2011

devlet sigarayı bıraktırmak için bu ilacı bedava dağıtacak

    1/13/2011 06:03:00 ÖS   Yorum yok
ilacı bedava dağıtacak

Gelecek aydan itibaren dünyanın en tehlikeli ve tartışmalı sigara bıraktırma ilacı Champix, Türkiye’deki tiryakilere ücretsiz dağıtılacak. İlaç, intihara kadar götürüyor ya da çıldırtıyor. Sağlık Bakanlığı’ndan Nejat Özgül, “İlaç hekimlerin uygun gördüğü hastalara verilecek” diyor ama prospektüsü korku tüneli gibi...


Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkan Yardımcısı Opr. Dr. Nejat Özgül, “Dumansız hava sahası” uygulamasıyla sigarayı bırakmak isteyenlerin sayısında büyük artış olduğunu, Sağlık Bakanlığı’nın sigara bıraktırma poliklinikleri önünde uzun kuyruklar oluştuğunu bildirdi.

Özgül, belirli merkezlerin yanı sıra Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerindeki (KETEM) sigara bıraktırma polikliniklerinin vatandaşlara yardımcı olmak üzere faaliyet gösterdiğini bildirdi. Her ilde en az bir KETEM’in aktif bir şekilde faaliyet göstermesi için çalışma yürüttüklerini bildiren Özgül, burada görev yapacak sağlık personelinin eğitimlerinin tamamlandığını belirtti. Özgül, halen 52’si KETEM’lerde olmak üzere toplam 250 civarında sigarayı bıraktırma polikliniği bulunduğunu belirtti.

12/26/2010

kış depresyonundan ışık terapisi ile kurtulmak mümkün

    12/26/2010 12:38:00 ÖÖ   Yorum yok

Aslında ‘Kış depresyonu’ olarak adlandırılan ve özellikle kadınları etkisi altına alan bu hastalıktan korunabiliriz. 

ışık terapisi ile kurtul

İşin püf noktası ise haftada en az 2 kez balık tüketmek ve bol bol egzersiz yapmak! Psikolog Orhan Öztürk Sağlık ve Yaşam dergisinde depresyondan korunma yollarını anlatıyor:

“Çok uykum olmasına rağmen gece uykuya dalmakta zorluk çekiyorum, sabahları da zar zor uyanıp gün boyu halsiz oluyorum”, “Kimse ile görüşüp konuşmak istemiyorum”, “Çok mutsuzum, içimden bazen ağlamak geliyor”, bu tarzı yakınmaları kış mevsiminde çevremizden sıkça duyuyor ya da kendimiz de dile getiriyoruz…

12/21/2010

kuş sesleri iç sıkıntısına depresyona iyi geliyor

    12/21/2010 07:40:00 ÖS   Yorum yok
depresyona iyi geliyor

21 Aralık, yılın en uzun gecesine denk düşüyor. İngiltere'nin tarihi ve doğal güzelliklerini koruyan National Trust vakfı, kuzey yarımkürede gün ışığına hasret çok sayıda kişinin bu dönemde yaşadığı iç sıkıntısına kuş seslerinin deva olabileceğini söylüyor.


Vakıf, kış hüznünü yenmek amacıyla kuş seslerinden bir derleme yayınladı. Amaç, baharın kapıda olduğu hissini uyandırmak.
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .