-->
alkol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
alkol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12/07/2011

kanser erkeklerde sebze meyve tüketilmemesi kadınlarda obezite ile vuruyor

    12/07/2011 04:48:00 ÖS   Yorum yok

İngiltere Kanser Araştırmaları raporuna göre, erkeklerde görülen kanserin yüzde 23'ünde, kadınlarda görülen kanserin yüzde 15,6'sında başlıca neden sigara alışkanlığı.

kadınlarda obezite

Sigara ve tütün kullanımından sonra, erkeklerde en fazla kansere yol açan neden, yeterince sebze ve meyva yememeleri; kadınlardaysa şişmanlık.

British Journal of Cancer'da yayımlanan ve kanser konusundaki en kapsamlı araştırmalardan biri olarak nitelenen raporun yazarlarından Prof. Max Parkin, "Birçokları kanserin bir kader işi veya şanssızlık olduğuna ya da genetik nitelik taşıdığına inanır. Eldeki veriler gösteriyor ki, tüm kanserlerin yüzde 40 kadarı, elimizde değiştirme olanağı bulunan alışkanlıklarımızın sonucunda ortaya çıkıyor." dedi.

Kanser araştırmacılarının erkeklere tavsiyesi, "sigarayı bırakın, daha fazla sebze-meyva yiyin ve tükettiğiniz alkol miktarını azaltın!"

Kadınlara da, benzer şekilde sigarayı bırakmaları tavsiyesinde bulunuluyor ama hemen ardından "kilonuza dikkat edin!" uyarısı geliyor.


Prof. Parkin, "Erkeklerde kansere karşı koruma sağlaması bakımından sebze-meyva tüketiminin bu kadar önemli çıkmasını beklemiyorduk. Kadınlar arasında da kanser nedeni olarak şişmanlığın, alkol alışkanlığından daha öne çıkması şaşırtıcı oldu." dedi.

İngiltere'de incelemeye alınan toplam 134 bin kanser vakasında, oturulan coğrafi yer ve yapılan iş gibi unsurlar da dahil, yaşam tarzı ve çevresel koşullarla ilişkili 14 etmenin rol oynadığı belirlendi.

Kanser vakalarının 100 bini, sigara ve içki alışkanlığıyla aşırı kiloya bağlı bulundu. Her 25 kanser vakasından birinin, kişinin kimyasal maddeler ya da asbestos bulunan bir ortamda çalışmasından kaynaklandığı saptandı.
Bilinenler, bilinmeyenler

Raporda, sigara tiryakiliğiyle akciğer kanser arasında çok iyi bilinen ilişkinin yanı sıra, daha az bilinen unsurların kansere yakalanmada etkili olduğu kaydedildi. Örneğin meme kanseri tehlikesinin onda birini, kadının emzirmesi ya da alkol tüketmesi değil, aşırı şişman ya da obez olması oluşturuyor.

Yemek borusu ya da gırtlak kanserinde tehlikenin yarısı, çok az sebze-meyva yenmesinden kaynaklanıyor; alkol tüketimiyse riskin yalnızca beşte birini oluşturuyor.

Mide kanserine yakalanma tehlikesinin beşte biri, besinlerdeki fazla tuz miktarından kaynaklanıyor.


Ağız ve boğaz bölgelerinde görülen kanserler ise hemen tamamiyle kişinin yaşam tarzıyla ilişkili. Safra kesesi gibi kimi kanserlerse, genelde yaşam tarzıyla pek ilişkili değil.

Araştırmacılar bulgularını, İngiltere'de 1993-2007 yılları arasındaki vakalara ilişkin verileri kullanarak ve 2010 yılında 18 değişik kanser türünde ortaya çıkacağını tahmin ettikleri vakalara dayandırarak derledi.

Dünya Kanser Araştırmaları Vakfı'nda görevli Dr. Rachel Thompson, "Bu rapor da gayet güçlü bir şekilde gösteriyor ki, kanser tehlikesi, yaşam tarzımızla yakından ilişkili." dedi.
Uzmanlar, sağlıklı yaşamanın kansere yakalanma olasılığını tamamen ortadan kaldırmadığını, ama kişinin şansını artırabileceğini belirtiyorlar.

12/04/2011

karaciğer ve safra kesesinde biriken nikotin ve alkolü vücuttan atan sebze enginar hakkında

    12/04/2011 12:54:00 ÖS   Yorum yok

Enginar (Cynara scolymus), papatyagiller familyasından mavi-mor renkli çiçekler açan, 50-150 cm boyunda çok senelik otsu bir bitki. Güney Avrupa ve Akdeniz çevresinde yetişir.


enginar hakkında

Gövdeleri dik, kuvvetli, sert ve boyuna olukludur. Yaprakları sapsız, büyük, uzun-oval ve parçalıdır. Çiçekler üst yaprakların koltuğundan çıkan, uzun sapların ucunda büyük başçıklar halinde toplanmıştır. Çiçek tablası etlidir. Hepsi tüp şeklinde olan çiçekleri ve bunların aralarında bulunan tüyleri taşır.

Enginar cynarin içerdiği için karaciğer ve safra kesesinde biriken nikotin, alkol ve yağın vücuttan atılımını sağlar. Ayrıca vücuttaki amonyak ve kolestrolü azaltır.


Bol A ve B vitamini içerdiğinden atardamar kireçlenmesini önlemekte ve safra kesesi rahatsızlıklarını gidermektedir. Bunun dışında cinsel gücü artırıcı, ateş düşürücü, vücudu kuvvetlendirici ve iştah açıcıdır. Romatizma, ishal, sarılık hastalıklarına ve sinirlere iyi gelir.

Enginar genel olarak ülkemizde ve birçok ülkede vegetatif yolla üretilmektedir. Fransa, İtalya ve İspanya'da doğrudan tohumla üretilen çeşitler geliştirilmiştir. Enginarda vegatatif yolla üretim dip sürgünleri veya üzerinde gözlerin bulunduğu kök parçaları ile yapılabildiği gibi sadece gözlerin ana gövdeden çıkarılıp değişik ortamlarda köklendirilerek de yapılabilir. En yaygın üretim şekli sürgünlerle yapılan üretimdir.

Yeni kurulacak Enginar plantasyonlarında dikiminden önce toprak derin sürülmeli ve gübrelenmelidir. Derin sürümden sonra diskaro ve tırmık çekilerek toprak dikime hazır duruma getirilmelidir.

Dikim genellikle Akdeniz ve Ege bölgesinde Ekim–Kasım aylarında, Marmara bölgesinde ise Mart–Nisan aylarında yapılır. En uygun dikim masuralar üzerine sıra arası ve üzeri 1x1 m mesafe ile yapılır. Özellikler Bursa Doğan köy ve keramet köyünde meşhurdur.


7/26/2011

insanlar kumardan çikolataya dek her şeye bağımlı olabilir

    7/26/2011 07:50:00 ÖS   Yorum yok

hayata veda eden İngiliz müzisyen Amy Winehouse'un alkol ve uyuşturucu bağımlılığıyla mücadelesini bilmeyen yok.


Bu mücadele, hem müziğine yansımış hem de basında yakından takip edilmişti.

Peki bağımlılıklar hakkında ne biliyoruz?

her şeye bağımlı

Bağımlılığa neler yol açıyor?


Neden kimi insanlar bağımlı olurken kimileri olmuyor?

Bağımlılık genellikle alkol ve uyuşturucuyla ilişkilendirilir ama bu işin sadece bir yönü.

İngiltere Sağlık Kurumu NHS, insanların "kumardan çikolataya dek her şeye bağımlı olabileceklerini" söylüyor.
İlk temas

Bağımlılık Araştırmaları Vakfı'nın başkanı Doktor Gillian Tober, alışkanlığın ilk kullanımda da başlayabileceğini, ara sıra kullanmanın bağımlılığa da dönüşebileceğini söylüyor.

Tober, "Genellikle sosyal nedenler, erkek ya da kız arkadaş ya da bir grup arkadaş söz konusudur, genellikle ilk tecrübe çok keyif vermez ama sosyal anlamda bir ödülün olduğu muhakkaktır." diyor.

Bu ilk tecrübeyi yenileri takip eder ve alışkanlık sağlamlaşır.

Uyuşturucular genellikle beynin ödül mekanizmasını besler, hatta kumar gibi kimi durumlarda beyin, aynı heyecanı yaşamak için sabırsızlıkla beklemeyi dahi öğrenir.

Beyin uyuşturucu maddeye uyum sağlar ve her seferinde daha fazlasını ister.


Fiziki bağımlılık oluşmaya başlar.
Bağımlılığa direnç

Ama herkes bağımlı olmaz.

Örneğin çok sayıda kişi alkol kullansa da ağır içici ya da alkolik olanların sayısı azdır.

Keele Üniversitesi bağımlılık psikiyatrisi alanında Profesör Ilana Crome, son yıllarda bunun sebebinin anlaşılmasında önemli ilerlemeler kaydedildiğini söylüyor.

Crome, "Bağımlılık sürecinin çeşitli mekanizmalarını anlamaya başladık ama bağımlılığa gerçekte neyin yol açtığını anladık mı? Hayır. Görünen o ki davranışın en özünde yatıyor ki bu da bağımlılığı anlamamızı ve araştırmamızı zorlaştırıyor." diyor.

Doktorlar, bağımlılığın gelişmesi için tek bir sebep gösteremiyorlar.

Ama bazı risk faktörleri olduğu biliniyor.

Genetik rolden, aileden miras kalma bir tür bağımlılığa eğilimden bahsediliyor.

Çocukluk sırasında kötü muameleye maruz kalma ya da ilgisizliğin, ya da uyuşturucu kullanılan bir ortamda büyümenin de etkisi olduğu düşünülüyor.

Ruh sağlığında bozukluklar, yoksulluk ya da kötü eğitim de diğer risk faktörleri arasında bulunuyor.

Bununla beraber risk faktörleri arasında yer almayan vakalar da söz konusu.

Drug Scope adlı yardım derneğinden Harry Shapiro, bağımlılığın bir çok risk faktörünün bileşiminden oluşan karmaşık bir olay" olduğunu bağımlı olabilecek insanları öngörmenin mümkün olmadığını savunuyor.

3/12/2011

kelliğin en büyük sebeplerinden birisi sigara tiryakiliğinden kaynaklanıyor

    3/12/2011 08:44:00 ÖS   Yorum yok
sigara tiryakiliğinden kaynaklanıyor

Atatürk Üniversitesi (A.Ü) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atilla Eroğlu, A.Ü Kazım Karabekir Eğitim Fakültesinde A.Ü Kariyer Topluluğu ve Yakutiye Belediyesi Kent Konseyi tarafından ortaklaşa düzenlenen ''Sigara ve Sağlık'' konferansında sigaranın zararlarını anlattı.


Nikotinin zehir değeri bakımından akrep ve yılanın zehrinden daha güçlü olduğunu belirten Eroğlu, nikotinin alkolden 15 kokainden ise 5 kat daha etkili bir bağımlılık özelliği taşıdığını ifade etti.

Eroğlu, sigaranın egzoz gazıyla arasında bir fark bulunmadığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:


''Sigara içen bir kişide ana koroner damarda yüzde 100'e yakın bir tıkanıklık oluyor. 20 yıl sigara içen bir kişinin vücudunda 7 kilo katran birikir. Sigara ve hastalıklara gelince, örneğin kelliğin en önemli sebebi sigaradır. Kulak, diş, kemik, damar ve akciğeri etkiler. Kısaca, sigara vücudun tüm sistemini olumsuz etkiler. Ayrıca, sigara en sık baş ve boyun bölgelerinde kansere sebep olmaktadır. Dünya sağlık örgütüne göre sigara içmek bir hastalıktır ve tedavi gerektirir.''

Dünyada her yıl 4.9 milyon kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan dolayı öldüğünü bildiren Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


''Türkiye'de de her gün 250 kişi sigaraya bağlı hastalıklardan dolayı hayatını kaybediyor. Sigara en kolay ulaşılabilen içeceklerdendir. En önemlisi de sigarayı deneyen 4 kişiden 3'ü tiryaki oluyor. Biz sigara içerken vücudumuzun bir tarafının yandığından haberimiz yok. Ayrıca sigara içen annelerin çocuklarında hastalık riski çok daha fazladır. Yapılan araştırmalara göre sigara yüzde 80 oranında aniden bırakılıyor. Zamana yayarak sigara bırakılmasının başarı oranı daha düşüktür.''
cumhuriyet portal

2/21/2011

20 yılda 250 bin kişinin alkolden yaşamını yitirebileceği ülke

    2/21/2011 07:32:00 ÖS   Yorum yok
yaşamını yitirebileceği ülke

Doktorlara göre alkollü içeceklerde denetimin yetersiz olması İngiltere ve Galler'de 20 yıl içinde 250 bin kişinin ölümüne neden olabilir.


Önde gelen karaciğer uzmanları saygın tıp dergisi Lancet'e yazdıkları makalede, İngiltere'de koalisyon hükümetinin "içki sektörüyle fazla yakın ilişki içinde" olduğunu belirtti.

Doktorlar alkolün birim başına konan fiyatın da düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.

Profesör Sir Ian Gilmore, "Alkol yasaldır ama bir tür uyuşturucudur, 1,5 milyondan fazla insan alkol bağımlısı. Biz sigarada olduğu gibi ya da otomobillerde kemer takılmasının şart olması gibi daha sıkı düzenlemelerin şart olduğuna inanıyoruz" diye konuştu

Sir Ian'a göre "Alkol, sabun tozu gibi sıradan bir ticari mal değil."


İngiltere Sağlık Bakanlığı sıkı önlemler aldıklarını savunurken içki sektöründen de "alkollü içeceklerin suiistimalini önlemekte üzerilerine düşeni yaptıkları" yolunda bir açıklama geldi.

Uzmanlara göre alkollü içeceklerin üretim fiyatının altında satılmasına yasak getirmeye yönelik planlar ve alkol oranı yüzde 7,5'tan yüksek biralarda vergiyi artırma önerisi yersiz, çünkü bu kategoriye giren satışların oranı düşük.

Doktorlar ayrıca hükümetin bu konudaki yükümlülüklerin takibini yapacak heyete, içki sektöründen temsilcilerini dahil ederken alkol ve insan sağlığı uzmanlarını dışarıda bırakmasını eleştirdi.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre İngiltere dünya genelinde en fazla içki tüketilen 16'ıncı ülke.

Yapılan son bir araştırmaya göre aşırı miktarlarda alkolün kısa zaman içinde tüketildiği vakaların İngiltere Sağlık Kurumu NHS'e maliyeti ise 3,8 milyar sterlini aşabilir.

bbc türkçe sağlık

1/16/2011

türkiyede mide kanseri oranı yükseliyor önlemek için yapılması gerekenler

    1/16/2011 08:16:00 ÖS   Yorum yok
tüm kanser ölümleri

Prof. Dr. Necati Örmeci, "Mide kanseri, dünyada tüm kanser ölümlerinde dördüncü sırada yer alır. Dünyada her yıl 700 bin kişi mide kanserinden ölmektedir. 


Dünyada özellikle gelişmiş ülkelerde mide kanseri sıklığı azalırken, Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiyede mide kanseri sıklığı artmaktadır. Mide kanserinin, bireylerin yaşam biçimine dikkat etmeleri durumunda önlenebilir bir hastalık olduğu bilinmelidir" dedi.


nasıl korunmalı


Prof. Dr. Örmeci, mide kanserinden korunmanın yollarını şöyle belirtti:
"Sofrada aşırı tuzdan, yanık ve tütsülenmiş gıdalardan, uzun süre beklemiş salamura yiyeceklerden kaçınılmalıdır, sigara ve alkol tüketilmemelidir. Bir ailede en az iki jenerasyonda mide kanseri var olduğu biliniyorsa genetik geçiş ihtimaline karşı E-Cadherin gen mutasyonu analizi yapılmalıdır."

Mide kanserinin en sık 50'li yaşlarda ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Necati Örmeci, "En azından bir kere endoskopik muayene yapılmalıdır. Daha önce herhangi bir nedenle midesinin bir kısmı alınan bireyler aradan 10 yıl geçtikten sonra düzenli endoskopik kontroller yaptırmalıdır. Endoskopik muayeneler sırasında tesadüfen yakalanan intestinal meteplazi, displazi, polip gibi kansere yolaçan durumlar düzenli takip altında kalmalıdır."


Belirtiler önemli


Prof Dr. Necati Örmeci hastalığın belirtilerinden söz ederken de "İştahsızlık, çabuk doyma, kilo kaybı, sebebsiz süregiden kusmalar ve mide kanamaları mide kanserinin haberci belirtileri olabilir. Ancak hiç bir belirti vermeden de mide kanseri ortaya çıkabilir. Mide kanseri erken teşhis edildiğinde kesinlikle hayat kurtarıcıdır. Yukarıdaki özelliklere dikkat ederek sağlığınıza özen gösterebilirsiniz" dedi.
cumhuriyet portal
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .