-->

4/21/2019

NESLİHAN ERDOĞAN'IN DÖNÜŞÜM HİKAYESİ!

    4/21/2019 09:16:00 ÖS   Yorum yok
                                                                                                                                                    

Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli’nin danışanı Neslihan Erdoğan yepyeni bir dönüşüm hikayesine imza atacak. Fazla kilolarından şikayetçi ve daha formda yaşamak isteyenler için son derece ilham verici olacak bu hikayeye ortak olmak ister misiniz?

Neslihan Erdoğan, tam bir ay boyunca Taylan Kümeli’nin kendisi için özel olarak hazırladığı diyet ve egzersiz programı yanında, tahlil sonuçlarına göre doktorunun kendisine önerdiği  XL-S’ten de destek alacak.  Kilo Kontrol Amaçlı Enerjisi Kısıtlanmış bir gıda olan ve XL-S Nutrition’u, shake olarak öğünlerinden bazıları yerine tüketecek Neslihan Hanım, bitkisel kaynaklı doğal bir lif olan Litramin içerikli gıda takviyesi olan XL-S Expert  ile de diğer öğünlerinde aldığı yağdan gelen kalori miktarını kısıtlayacak.

Kilo Kontrol Amaçlı destek ürünlerini kullanırken bir doktora danışmak, çok iyi araştırmak ve en doğru ürünü seçmek çok önemli. Neslihan Hanım da bu anlamda doktorunun önermiş olduğu, Almanya’da üretilen, Türk Gıda ve Tarım Bakanlığı onaylı XL-S ürünleri ve Taylan Kümeli’nin önerileri ile ideal kilosuna kolayca ulaşacak.

                                           

Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte forma girmek isteyen herkes, Taylan Kümeli’nin kişisel Instagram  hesabından veya XL-S Türkiye hesabından bu dönüşümü adım adım takip edebilir.

Taylan Kümeli’nin ipuçlarından faydalanmak, XL-S ürünleri hakkında daha detaylı bilgiye sahip olmak ve kendi dönüşüm  hikayenizi yazmak isterseniz Neslihan Hanım’ın yolculuğundan ilham alabilirsiniz.  Bol şans!

                                             
Bir boomads advertorial içeriğidir.

4/10/2019

Gözünde şişlik nedeniyle doktora giden kadının gözünden canlı arılar çıktı

    4/10/2019 11:33:00 ÖS   Yorum yok
gozde canli arilar

Sol Gözünde şişlik nedeniyle doktora giden kadının gözünden canlı arılar çıktı operasyonu yapan doktorlar gördükleri karşısında şok oldular göz kapağının içindeki arılar halen yaşıyorlardı.

Tayvan'da İsmi 'He' olarak açıklanan 28 yaşındaki kadın, arılar gözlerine girdiğinde bir mezarlıktaki yabani otları temizliyordu.

Fooyin Üniversite Hastanesi'nden Doktor Hong Chi Ting, BBC'ye yaptığı açıklamada, 4 milimetrelik arıları bacaklarından çekerken "şoke olduğunu" söyledi.

Hastaneden taburcu edilen söz konusu kadının tamamen iyileşmesi bekleniyor.

Latince Halictidae ismiyle bilinen "ter arıları", zaman zaman ter içmek için insanlara geliyorlar. Kansas Böcekbilimi Topluluğu'na göre bu arılar, yüksek miktarda protein içeriği nedeniyle gözyaşı da içiyorlar.

Göz kapağı içindeki arıların hepsi canlıydı

He, arılar sol gözüne girdiğinde, Qing Ming mezar temizleme festivali kapsamında akrabalarının mezarlarından yabani otları temizlemekteydi.

Muhabirlere yaptığı açıklamada, kuvvetli rüzgar gözüne geldiğinde, gözüne girenin toz olduğunu düşündüğünü söyledi.

Ancak saatler sonra, halen acı içinde olması ve gözlerinin şişliğinin geçmemesi nedeniyle hastaneye başvurdu.

Hastanedeki göz doktorlarından Hong, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Gözlerini tamamen kapatamıyordu. Mikroskopla boşluğa baktım ve böcek bacağına benzeyen siyah bir şey gördüm" dedi.

kontakt lens takma

"Bacağı yakaladım ve bir tanesini yavaşça dışarıya çıkardım, ancak daha sonra bir tane daha gördüm, bir tane daha ve bir tane daha. Hâlâ tek parça halindelerdi ve yaşıyorlardı."

Operasyonu yapan Doktor Hong, arıların muhtemelen rüzgar nedeniyle gözün içine girdiklerini ve çıkamadıklarını söyledi.

"Bu tür arılar muhtemelen insanlara saldırmazlar ama ter içmeyi seviyorlar. İsimleri de buradan geliyor" dedi.

Doktor Hong, He'nin arılar içerideyken gözlerini oğuşturmadığı için "şanslı olduğunu" söyledi.

"Kontakt lens takıyordu, lensleri kırmamak için gözlerini oğuşturmadı. Oğuştursaydı, arılar zehirlerini akıtabilirdi. Kör olabilirdi."

Doktor Hong, arıların halen hayatta olduğunu ve numune olarak incelenmeleri için başka bir kuruma gönderildiğini söyledi ve ekledi:

"Tayvan'da böyle bir şeyi ilk defa görüyorum." KAYNAK: BBC Türkçe

4/09/2019

Orta yaşlı olup da 10 şınav çekemeyenler de kalp krizi riski

    4/09/2019 09:38:00 ÖS   Yorum yok
sinav cekemeyenler

10 şınav çekemeyen orta yaşlı erkeklerin kalp krizi ve inme geçirme riskinin çok daha yüksek olabileceği Amerika'da Harward Üniversitesin de yapılan bir araştırma sonucunda ortaya çıktı.

Uzmanlara göre, 40'tan fazla şınav çekebilenlerin 10 yıl içinde kalp-damar hastalığı yaşama riski yüzde 97 daha az.

21 ile 30 arasında şınav çekebilen erkeklerin riski, 10 şınavı tamamlayabilenlerinkinin yaklaşık dörtte biri civarında.

Sonuçları bilim dergisi JAMA Network Open'da yayımlanan araştırmada "Alt sınır olarak 11 ya da daha fazla şınav çekebilenlerin kalp-damar rahatsızlığı yaşama riski ciddi oranda daha az" denildi.

Şınav çekmek kalp için koşudan daha iyi bir gösterge

Uzmanlar, şınavın olası kalp rahatsızlıkları için, koşudan daha iyi bir gösterge olduğunu belirtiyor. Bu durum, şınavı kısa sürede tamamlanabilen ideal bir egzersiz haline getiriyor.

Harvard Üniversitesi TH Chan Kamu Sağlığı Fakültesi'nden Justin Young, "Bulgularımız, şınav çekebilme kapasitesinin kalp-damar haslalıkları riskini değerlendirmek için her koşulda iyi ve ucuz bir yöntem olabileceğine işaret ediyor.

Şınav çekebilme kapasitesi (hastaların nefes alıp vermelerinin ölçüldüğü) koşu bandı testlerinden daha iyi" dedi.

Araştırma kapsamında ABD'nin Indiana eyaletinde 2000-2007 yılları arasında kayıt yaptıran binden fazla itfaiye erinin 10 yıl boyunca egzersiz sonuçlarının değerlendirildiği bir kalp damar hastalığı araştırmasının verileri kullanıldı.

Yaşları 21 ile 66 arasında değişen erkek itfaiye erlerinin ortalama yaşının 39.6, ortalama Vücut Kitle İndeksi'nin de 28.7 olduğu açıklandı. Ayrıca itfaiyecilerin hepsinin aktif bir yaşam tarzları olduğuna dikkat çekildi.

Veriler, farklı yaş ve kiloya uyarlandıkların da bile, şınav çekebilme kapasitesiyle uzun dönemli sağlık arasında bağlantı olduğunu ortaya koydu.

Buna göre 11-20 kez arası şınav çekebilenlerin daha az çekebilenlere oranla kalp hastalığı riskinin yüzde 64 daha az olduğu görüldü.

Ancak uzmanlar, araştırma süresince az sayıda kişinin kalp sorunu yaşadığına (sadece 37 kişi) ve bazı şınav gruplarındaki sayının düşük olduğuna dikkat çekerek daha güvenilir sonuçlar için çalışmanın kadınlar ve daha az aktif grupları da kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiğini vurguladı.

İngiliz Kalp Vakfı'ndan Prof. Jeremy Pearson, "Bu araştırma daha zinde olan itfaiyecilerin önümüzdeki 10 yıl içinde kalp krizi geçirme riskinin daha az olduğunu gösteriyor.

Kalp damarları 20'li 30'lu yaşlarda daralmaya başlıyor ve bu da kalp krizi ve inmeye neden oluyor. Yaşınız ne olursa olsun, riski azaltmak için zinde olmak gerekiyor" dedi. KAYNAK: BBC Türkçe

4/07/2019

Sağlıksız beslenmenin sonucu kalp hastalıkları, kanser ve diyabet

    4/07/2019 01:54:00 ÖÖ   Yorum yok
kalp hastalıkları, kanser ve diyabet

Dünya genelinde her yıl 11 milyon kişi aşırı şeker, tuz ve işlenmiş et içeren beslenme alışkanlıklarının tetiklediği kalp hastalıkları, kanser ve diyabet nedeniyle yaşamını yitiriyor.


Tıp dergisi The Lancet'te yayımlanan bir araştırmaya göre, dünya genelinde her yıl 11 milyon kişi aşırı şeker, tuz ve işlenmiş et içeren beslenme alışkanlıklarının tetiklediği kalp hastalıkları, kanser ve diyabet nedeniyle yaşamını yitiriyor.

Buna göre 2017 yılında kayıtlara geçen yanlış beslenme kaynaklı ölümlerin yaklaşık 10 milyonu kalp-damar hastalıkları, yaklaşık 913 bini kanser ve yaklaşık 339 bini tip 2 diyabet nedeniyle gerçekleşti.

doğal beslenme yolları

Bu veriler ışığında araştırma her beş ölümden birinin nedeninin sağlıksız beslenme olduğunun altını çiziyor. 195 ülkeden verilere dayanan araştırmaya göre beslenme alışkanlıklarına bağlı ölümlerin en sık görüldüğü ülke Özbekistan’ken, en az görüldüğü ülke ise İsrail.

"Hastalıkların Küresel Yükü" adlı araştırma kapsamında araştırmacılar 1990-2017 yılları arasında 195 ülkedeki tuz, şeker, yağ ve kırmızı et gibi 15 farklı beslenme faktörünün insan sağlığı üzerindeki etkilerini inceledi.

Araştırmayı yürüten kişi olan Washington Üniversitesi Sağlık Ölçüm ve Değerlendirme Enstitüsü (IHME) Müdürü Chris Murray, araştırma sonuçlarının "birçoklarının uzun yıllardır bu konudaki tahminlerini doğrular nitelikte olduğunu" kaydetti.

"Kötü beslenme dünyadaki diğer tüm risk faktörlerinden daha fazla ölüme neden oluyor" diyen Murray, "Değerlendirmemize göre başlıca risk faktörleri yüksek tuz tüketimi ve buna karşılık kepekli gıda, meyve, sert kabuklu yemiş ve çekirdek ile sebze gibi sağlıklı gıda tüketiminin düşük olması" açıklamasını yaptı.

Araştırmaya göre, küresel beslenme alışkanlıklarına bakıldığında, önerilen günlük 21 gram yerine günde ortalama sadece 3 gram sert kabuklu yemiş ve çekirdek tüketiliyor. Buna karşılık önerilenden on kat daha fazla şekerli içecek içiliyor.

Günlük önerilen 125 gram yerine, ortalamada 29 gram kepekli gıda tüketiliyor.

Buna karşılık günde önerilen 2 gram işlenmiş et yerine ortalamada bunun iki katı yeniyor.

Reuters,dpa/BW,HT


3/29/2019

Her yıl 300 bin kadın sezaryen doğum sonucu hayatını kaybediyor

    3/29/2019 09:56:00 ÖS   Yorum yok
hayatını kaybediyor

İngiltere'de Queen Mary Üniversitesi'nin araştırmasına göre dünya genelinde her yıl 300 bin kadın sezaryen doğum nedeniyle hayatını kaybediyor.


sezaryen doğum nedeniyle ölümler en çok gelişmekte olan ülkelerde yaşanıyor.

Araştırmanın, sezaryen doğum yöntemi ve kadın sağlığıyla ilgili en kapsamlı araştırma olduğu belirtildi.

BBC Sağlık Muhabiri Richard Galpin'in haberine göre araştırmacılar 12 milyon gebe kadının sağlık verilerini inceledi.

Bilim insanları, sezaryen yöntemiyle doğum yapan kadınlarda ölüm riskinin beklenenin çok üstünde olduğunu sonucuna vardı.

Sezaryen doğum yapan kadınlarda ölüm oranı özellikle Sahra Altı Afrika bölgesinde yüksek. Bu oran, İngiltere gibi gelişmiş ülkelere kıyasla yüz kat fazla.

Bu bölgelerde sezaryen yöntemiyle doğan bebeklerin de yüzde 10'u, doğum sırasında veya doğumdan kısa bir süre sonra ölüyor.

Araştırmanın sonuçları İngiliz Lancet dergisinde yayımlandı. KAYNAK: BBC Türkçe
© 2014 deva arayanlar . Designed by Bloggertheme9
Proudly Powered by Blogger .